Bu Blogda Ara

Tramvay etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Tramvay etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

21 Temmuz 2024

Vaporlarda İkinci Mevki

 Günümüz insanları bir zamanlar vaporlarımızda "İkinci Mevki" olduğunu bilmezler.
Eski zamanlarda yaşayan ve birçokları artıkım cismâni hayatta olmayan vatandaşlarımızın genç oldukları zamanlarda tıpkı trenler ve tramvaylar gibi vaporlar da üç mevkiye ayrılmıştı ve bu mevkilere biniş ücretleri farklıydı.
Mevki farkının olmadığı tek toplu ulaşım aracı İett otobüsleriydi, bir de o zamanlar yeni yeni türemeğe başlayan Dolmuşalarda mevki yoktu.
Aklınıza gelecek bütün toplu taşıma araçlarında mevki farkı mevcuttu, Özgün Tramvaylarda kırmızı renkli birinci yeşil renkli ikinci mevkiydi, buharlı tren zamanında her banliyö treninde üç adet birinci üç adet ikinci üç adet de üçüncü mevki vagon bulunurdu, sonraları banliyö trenlerimiz elektriklendirilince bir dizide ön ve arkadaki lokomotifli vagonlar üçüncü ortadaki vagon ise ikinci mevkiydi. 
 

Facebok'ta birçok insan bir zamanlar vaporlarımızın arka taraflarında bulunan ve içeride fark ödeyerek ayrı biletle girilebilen "Lüks Mevli"den her zaman bahsederler, ama aynı vaporun ön tarafının üst ve alt katının "İkinci Mevki" olduğundan haberleri bile yoktur.
Günümüzde artıkım kullanılmıyor ama Şehir Hatları vaporlarımızn dört adet giriş ve öıkışı mevcut, önde bulunan girişler İkinci Mevkiye aitti.
O yıllarda öndeki güverteye ve altındaki salona geçiş kapuları bile kilitliydi, ancak vapordaki biletçi o kapıyı açabilirdi.
İşbu üstteki resm-i şerifimizde günümüzde de mevcut olan İlker Karter vaporumuzun, altta da ism-i şerifini bizzat Atamızın koyduğu ama Şehr-İstanbul'a gelişini görebilmeğe ömrünün yetmediği Ülev vaporumuzun ön bölümü temaşa edilebilmekte.
İşte alt kattaki giriş kapısı, alt kat kapalı bölüm -ki bir vaporun en sıcak yeridir- ve üst kattaki filikanın olduğu kısım daha ucuza yolculuk yapılabilinen "İkinci Mevki" kısmıydı.


Genel olarak Vaporlarda ve Tramvaylarda ve de Trenlerde mevki farkının uygulandığı yıllarda bilet ücretlerinin arasındaki farkın yüzde oyuz civarında olduğunu söylesem sanırım şaşırırsınız.
Günümüzde yani Bindokuzyüzseksen yılından beridir Şehr-İstanbul'daki toplu taşıma araçlarında mevki farkı kaldırıldı, ama günümüzde uçaklarda mevki farkı uygulaması devam ediyor.

27 Haziran 2024

Müzük Dinlemek

 Hayat müziksiz çekilmiyor, özellikle de can sıkıntısı ve duygusal günler yaşarken hiç çekilmiyor.
Bağzı araştırmalar müziğin bazı duygulara iyi geldiğini ve aynı araştırmalarda her çeşit rahatsızlıkların tedavileri için başka müzik mevcut olduğunu ve de çoğunluğunun da Türk Kılâsik Müziğinin içinde saklı olduğunu göstermiştir.
Örnek olarak İneklere bile süt verirken başka otlarken başka dinelirken başka müzik dinletilir.
Kimine güzel gelen bir tarz müzik başka birisi tarafından hiç sevilmeyebilir.
Başlangıçtan günümüze kadar milyarlarca şarkı bestelenmiştir, hepsini teker teker dinlemeğe kalksak ömürler yetmez, en az üçyüz kocaman yıl gerekir ve bu zaman zarfında yeni şarkılar da çıkacaktır.


Bu akşam Biz Üç Muz olarak şu şarkı güzel bu şarkı değil gibi bir tavsiyede bulunmağa her ne kadar kendimizde bir hak görmüyorsak bile rahmetli Abdurrahman Amrani veya bildiğiniz sahne adıyla Dahmane El Harrachi'nin Cezayir'den Fransa'ya göçenler için yazdığı ve plâğa okuduğu, ondan yirmiküsür yıl sonra yine rahmetli Raşit Taha'nın yeniden ortaya çıkarttığı sözleri Arapça olan bir şarkı vardır, güftesinde pişmanlığı ve vedayı anlatır.
İşbu kıraat etmekte olduğunuz satırları yazanların hiçbiri Arapça bilmese bile bizler için tercüme edilmiş güftesiyle birlikte yeniden bir "Günün Şarkısı" nostâljisi yaşatmak istiyoruz.
 

Tabi bizim yaşatmak istediğimiz nostâlji öyle boku çıkartılarak her yere yapılmak istenen Çakma Tramvaylar gibi olmamakta, Cadde-i İstiklâl'de işlemekte olan gerçek nostâljiyi yaşatmak istiyoruz, gerçi bu bahsettiğimiz gerçek Tramvaylarımıza bir süre Beyoğlu Belediyesinin bina dış cephe temizliği buyurduğu cihetle katenerin vinçlere engel olacağı için sözüm ona geçici olarak söküleceğinden biraz pillisiyle idare edilecek ya neyse.


Günün Şarkısı

(Dinlemek için yukarıdaki yazıyı tıklayın)

Ey yolcu hey nereye gidiyorsun
Eninde sonunda bana geri döneceksin
Kaç insan bunu reddetiğine pişman oldu ki
Senden ve benden önce
 
Ne kadar kalabalık ülkeler ve ne kadar boş şehirler gördün
Ne kadar zaman harcadın
Hâlâ ne kadar kaybediyorsun
Ah bir diyardan bir diyara göçen
Ne yaptığını hiç biliyor musun
Kader zamana yön veriyor ve takip ediyor ama sen bunu kabul etmiyorsun

Ey yolcu hey nereye gidiyorsun
Eninde sonunda bana geri döneceksin
Kaç insan bunu reddetiğine pişman oldu ki
Senden ve benden önce

Kâlbin neden bu kadar üzgün
Neden oralarda böyle perişan kalıyorsun
Zorluklar sona erecektir göreceksin ki hiçbir şeyi öğrenmek ya da yapmak uzun sürmez
Günler bitmez senin ve benim gençliğimizde olduğu gibi

Ey yolcu hey nereye gidiyorsun
Eninde sonunda bana geri döneceksin
Kaç insan bunu reddetiğine pişman oldu ki
Senden ve benden önce

Ah fakir ahbab ben de şansını kaybedenlerdenim
Ey yolcu sana doğru yolu takip etmeni öneriyorum
Bir şeyi almadan ya da satmadan evvel ne istediğini bil
 Ah uykucu haberlerin bana ulaştı
Sana da bana da ne oldu böyle
Kâlp en sonunda yine yaratıcısına en yükseğe dönecektir

14 Mayıs 2024

Beyoğlu Tramvayı Değişme Sebebi

 Sanırım birkaç gün önce Cadde-i İstiklâl'de otuzdört yıldan beridir işlemekte olan Özgün Tramvaylarımızın değiştirileceğini yazmıştı ben.
İmdı birkaç saat önce haber aldık ki Beyoğlu Belediyesi ya da eski zaman insanlarının deyimiyle Altıncı Daire-i Belediyye aslinda doğru ama yanlış olup olmadığı tartışılan bir kararla Cadde-i İstiklâl'in mevcut binalarının ön cephelerinin düzenlenmesi gerektiğini esnafa tebliğ etmiş.


İşbu düzenleme ve güzelleştirmenin ifa edilebiilmesi için de Cadde-i İstiklâl'e büyük vinçlerin girmesi gerekiyormuş ve vinçlerin yüksekliği Özgün Tramvaylarımızın kullandığı elektrik tellerinden daha yüksekmiş.
Gezmek isteyenler rahat etmeliymiş çünkü tüm çalışmalar geceleri yapılacakmış.
Çalışmalar tamamlandıktan sonra ise teller yerine konularak Bindokuzyüzondört model Tramvaylarımızın geri dönüşü sağlanacakmış.


Şimdilerde çakma ve şişman olandan bir adet daha yapılıyormuş, bitince teller sökülmeğe başlanacakmış.
Ne diyelim değişim şart olsa bile her değişim güzel değildir.

10 Mayıs 2024

Beyoğlu Tramvayı

 Son zamanlarda başta Facebok adı verilen sosyâl medyada ve İstanbul Belediyesi'nin açıklamalarında Cadde-i İstiklâl'de 28 Aralık 1990 gününden beridir yeniden seferde olan Gerçek Tramvaylarımızın yerine yepisyeni olduğu iddia edilen ve kateneri pantografı bile olmayan pilli bir taşıt konulacağı söylenmekte.


Şekilde de görüldüğü gibi bu yeni konması pilânlanan ve Tramvay rayı üzerinde hareket ettiği iddia edilen kara taşıtı bizim yözon yıldır bildiğimiz Özgün Tramvay'a hiç ama hiç benzemiyor.
Şimdilik deneme ve tecrübe aşamasında olsa bile artık turistlerin ve hâlkımızın sevdasına mazhar olmuş gerçek Tramvaylarımızın yerini alması düşünülüyorsa dâhi çok büyük bir hata yapılmak üzere olduğunu belirtmek isteriz Biz Üç Muz olarak.


Buradaki resimde de görüldüğü üzere Tramvay dediğimiz taşıtı yürütecek elektrik teli olur, üzerinde gideceği rayı olur, tabi ki de kapularından asılacağı velet olur, içerisinde de normâl olarak yolculuk ücretini ödeyipp biletini almış yolcuları olur.
Daha da önemlisi bu Tramvayın biletçisi olur ki ne yazık olarak ikinci yılında biletçi kadrosu feshedildi ve tıpkı Otobüslerde olduğu gibi önden binilip arkadan inilmeğe başlandı.


İlk zamanlar gerçekten özgün şekilde kırmızılı ve yeşilli olarak çift vagonlu çalışan Tramvaylarımız bir zaman sonra tekliye düşürüldü, arka vagonları da biri Galata Kulesinin bilet kişesi oldu diğeri de Sanatçı Vagonu olarak bir süre dolaştı sonra o da kayboldu.


İlk zamanlarındaki duraklar da değiştirilerek günümüzün moderin vaziyetlerine sokuldu ama bu konu o kadar da önemli olmamak vardır.
Zaman değişti ve her şey akıllandı, ama insan zekâsı arsla akıllanamadı. Akıllansaydı aptal aptal soru sorulmazdı.


Dahası yoldaki ağaçlar bile günü geldi söküldü.
Geçenlerde birkaç adeyt saksı dikilse bile yeniden yukarıdan gelen emir yüzünden kaldırıldılar.
Bizler bugünümüzün Şehr-İstanbul'unu artık tanıyamıyoruz, hele Cadde-i İstiklâl iyiden iyiye çörko mekânı oldu ama bunun konusu burası olmadı.
Şehir kültüründen anlamayan kişiler Şehr-İstanbul'u yönetse ne olur yönetmese ne olur?


.Bu da sanırım yazımızın son resm-i şerifi olacak.
Artık aradan geçen otuzdört yıllık zaman zarfında gerek İstanbul vatandaşlarının gerekse İstanbul'a konuk olmuş ve olmakta olan bilumum insanatın medahar-ı iftaharı olan bizim bildiğimiz Tramvayın ikinci kere kaldırılmasına Biz Üç Muz olarak itirazımız bulunmaktadır.

07 Kasım 2022

Çağdaş Tramvayın Yolundaki Taşıt

Dünya üzerinde bazı memleketler vardır her köşesinden asalet akar, insanından tutun serserisine kadar. Ancak yine aynı Dünya üzerinde bazı şahıslar vardır ki seyr-ü sefer nizamnamesinden bihaber vaziyette olduğu hâlde ehliyet sahibi olmağa muvaffakiyet göstermiştir.
Tıpkı alttaki resm-i şerifte açık olarak görülen ve Karayköy'den Eminönü yönüde seyrettiğini sanan 34 ST 652 plâkalı tomofilin sürücüsü gibi.


Efenim işbu resm-i şerif İkibinon Yılında Avrupa Birliği Kültür Başkentliği yapmış olan İstanbul'da, hem de İstanbul'un tam merkezinde olan Galata Köprüsü'nde çekilip kayıt altına alındı.
Belirgin şekilde de görüldüğü üzere medeni memleketlerde girmenin yasak olduğu Çağdaş Tramvay Yolu'nun ortasında mahsur kalmış görüntüsü altında Çağdaş Tramvay'ın geçmesini ve seferini yapabilmesini de engellemekte.


Belki her gün kâğıt üzerinde tomofil girmesinin yasak olduğu yoldan seyr-ü sefere açık olduğu günlerden daha fazla tomofil geçiyor ama onlardan biri olan 34 HL 7690 plâkalı olan hiç olmazsa daha bir usturuplu, en azından Çağdaş Tramvayı sollamağa çalışmıyor.
Biz olayımıza dönersek 34 ST 652 plâkalı otomobili vura vura kıra kıra Çağdaş Tramvayın yolundan çıkartmağı başarmışlar ama bu zaman zarfında seferler aksamış.
Alttaki videodan izleyebilirsiniz.


Asıl kabahat ise bizim İstanbul Belediyesinde, çünkü Çağdaş Tramvay'ın raylarını Cevizlibağ'dan Kabataş'a kadar yaya geçitleri ve kavşaklar hariç olmak üzere neden tomofil girmesini fiziken de engelleyecek şekilde değiştirmez?
Bu dediğim şekli Habipler Çağdaş Tramvayı hattında çok güzel ve başarılı bir şekilde yaptı, tüm güzergâh boyunca yani Mescit-i Selâm'dan Topkapı'ya kadar Çağdaş Tramvayın yoluna herhangi bir başka taşıtın Te hârfi bile giremiyor. Aynı düzen neden Bağcılar ile Kabataş arasındaki Çağdaş Tramvayın yolunda olmasın?

09 Nisan 2022

İett Nisan Zammı

Bizler bir hafta sonu için Cum'a günü erkenden yattık ve Cumartesi sabahı erkenden kalktık ki bir yerlere gezmeğe gitmeğe niyetlenerek.
Ancak o da ne kidir?
İstanbul Belediyesi, hani her şeyin çok güzel olacağını iddia edenler son yaptıkları zammın üzerinden henüz sadece dört ay geçmişken hemen bir zamcık daha yaptılar.


İşbu yeni yapılan zamcıktan sonra İett otobüsüne binmek için tamı tamına Yedimilyonaltıyüzyetmişbin Türk Lirasıcık ödemeğe başlayacakmışız.
Aktarma ücreti olarak da Beşmilyondörtyüzdoksanbin Türk Lirasıcık daha ödememiz gerekiyormuş. Ve tabi ki bu ücret ikinci İett Otobüsü ya da İstanbul Metrosu veya Çağdaş Tramvay için geçerli, en tabi olanı da ilk bindiğimiz dakikadan itibaren sadece iki saatçik içinde geçerli.
Bu itibarla birlikte İndirimli binişler için Beşmilyondörtyüzdoksanbin Türk Lirasıcık, Öğrenciler ise Üçmilyonyediyüzkırkbin Türk Lirasıcık ödenecek.
Aktarma ücretleri ise ilk aktarma yukarıda da belittiğim üzere Tam Bilet Beşmilyondörtyüzdoksanbin, İndirimli Bilet Üçmilyonikiyüzdoksanbin, Öğrenci Bileti ise Birmilyonaltıyüzkırkbin Türk Lirasıcık.
İkinci aktarma Tam Bilet Dörtmilyonyüzyetmişbin, İndirimli Bilet İkimilyonbeşyüzyirmibin, Öğrenci Bileti ise Birmilyonbeşyüzkırkbin Türk Lirasıcık.
Üçüncü Dördüncü ve Beşinci aktarmalar ise her biri için Tam bilet İkimilyonaltıyüzotuzbin, İndirimli Bilet Birmilyonaltıyüzkırkbin, Öğrenci Bileti ise Birmilyonüçyüzyirmibin Türk Lirasıcık oldu.
Bir de Mavi Kart var tabi, ayda Yüzseksen binişli Tam olanı Altıyüzikimilyon, İkiyüz binişli İndirimli olanı Üçyüzyetmişdörtmilyon, İkiyüz binişli Öğrenci olanı da Yüzdokuzmilyon Türk Lirasıcık, ama Mavi Kart aktarma vermiyor ve almıyor.


Marmaray'da uzun zamandan beridir ücret tarifesini yayınlamıyor, biz geçen zamcık zamanı bir günlük yayından araklamıştık.
Milliyet'ten arakladığımız yazıda boyutun nerelere geldiği gözler önüne serildi.
Gerçi bu konu başka bir yazının konusu, açıklanınca ben de aktaracağım.
Yine de Marmaray'ın ücretinin ilk yedi istasyonluk kısmına Yedimilyonaltıyüzyetmişbin Türk Lirasıcık, sekizinci istasyondan ondördüncü istasyona kadar olanlara Dokuzmilyonsekizyüzaltmışbin Türk Lirasıcık, onbeşinci istasyondan yirmibirinci istasyona kadar olanlara Onbirmilyonüçyüzseksenbin Türk Lirasıcık, yirmiikinci istasyondan yirmisekizinci istasyona kadar olanlara Onüçmilyonyüzonüçbin Türk Lirasıcık, yirmidokuzuncu istasyondan otuzbeşinci istasyona kadar olanlara Onbeşmilyonüçyüzotuzbin Türk Lirasıcık, otuzaltıncı istasyondan sonrası Onaltımilyondokuzyüzyetmişbin Türk Lirasıcık tahsil edilecek.


Belediyenin aldığı işbu zamcık kararından elbette ki Şehir Hatları da yararlanacak, ancak Şehir Hatlarının ilgili sayfası henüz yeni ücretlerini yayınlamadı.
Yine de ele geçirdiğimiz mâlumatfuruşa göre Bostancı hattına Onikimilyonellibin Türk Lirasıcık, Kadıköy hattına Sekizmilyontediyüzaltmışbin Türk Lirasıcık, Boğaziçi ve Hâliç hatlarına Yedimilyonaltıyüzyetmişbin Türk Lirasıcık, Ada hattına ise tam tamına Yirmibirmilyondokuzyüzyirmibin Türk Lirasıcık gibi ASTORONOMİK bir ücret ödenemesi gerektiği açıklandı.
Tüm bu ücretlerin tamamı işletmeciler yayınladıklarında anında burada da ilgili başlığında yayınlanacaklardır.

06 Ağustos 2021

Moda Tramvayı

Aslında bu konunun yazılması gereken gün çok geç kaldı, ancak bazı mâlumatlar elime yeni geldiği için ve de Moda hattı için alınan ve sonradan Bursa ile paylaşılan Demokratik Alman Özgün Tramvaylardan iki adedinin Ankara'ya yollanmasının sebebiyle birkaç söz eklemek istedi ben.


Yeni düzende daha doğrusu Metro İstanbul bünyesine geçince hattın numarası T3 olarak değişen Kadıköy - Moda Nostaljik Tramvay Hattı'nda çalıştırılan tramvay araçlarının tamamı sanıldığının aksine ögzün olarak İstanbul'da daha önce hiç çalışmamış olup Almanya menşeili ikinci el araçlardır.
201 ve 203 filo numaralı olan yan cephelerinde dört pencereli araçlar Demokratik Almanya'daki Berlin Büyükşehir Belediyesi'nden satın alınmışlardır. Rekowagen modeli olarak bilinen tiptedirler. 201 numara 1973, 203 numara 1975 yılında Reichsbahnausbesserungswerk Berlin-Schöneweide tarafından 1950'li yıllar tasarımlarından ilham alınarak üretilmişlerdir. Araçlar 2003 yılında satın alınarak İstanbul'a getirilmişlerdir.
201 numaralı araç yine Demokratik Almanya sınırları içinde bulunan Jena Tramvayı'nda kullanılan 138 filo numara, 203 numara Berlin Schöneiche-Rüdersdorf Tramvay Hattı'nın 75 filo numaralı araçlarıdırlar. Bursa'ya gönderildikten sonra dörtlü pencereler revize edilerek üç pencereli şekle sokulmuşlardır.


202 numara her iki yanında üçer pencere olan araç 1958 Gothaer Waggonfabrik üretimi Gotha T57 model motristir. 2003 yılı içinde İstanbul'a gelmeden önce Jena Tramvayı bünyesinde 102 filo numarasıyla çalışmıştır.
2006 yılında Jena Tramvayı İşletmesinden dört adet Gothawagen T57 tipi tramvay satın alınmış ve araçlara 204 - 205 - 206 ve 207 numaraları verilmiştir. Araçların her iki yanında üçer geniş pencere ve ikişer havalandırma penceresi varken sonradan yapılan düzenlemelerde yan cephe havalandırmaları kaldırılmıştır.


204 numara Jena Tramvayı'nda 104 numarayla kullanıldıktan sonra İstanbul'a satılmıştır. Gotha 205 - 206 ve 207 numara tramvaylar sırasıyla Jena Tramvayı 110 - 112 ve 115 filo numaralı araçlardır, en eski olanı 1958 en yenisi 1961 yılı üretimidir. Jena Tramvayı sonrası yine Demokratik Almanya'da bulunan Görlitz Belediyesi Tramvay Sistemi'ne katılmışlar 1992 yılına kadar faal olarak çalışmışlardır.
2010 yılında 201 202 ve 203 numaralı tramvay araçları Bursa'ya gönderilmiş, Metro İstanbul filosundan çıkarılmışlardır.


Geride kalan 204 205 206 ve 207 numaralı araçlar 2003 yılında hizmete girdikleri o zamanın 20 numaralı Kadıköy - Moda hattında sadece bir yıl boyunca filo numarası taşımışlar, filo numaraları önce küçük fontlarda yazılmış ama kısa bir süre sonra da filo numaraları tamamen silinmiştir.
2020 yılı içinde faal durumdaki 4 tramvay küresel kapitâlist güçlerin uydurduğu korona morona döneminde seferlerin tatil edilmesinden yararlanılarak elden geçirilmiş tamamen yenilenmiştir.


Şimdi ise Ankara Atatürk Kültür Merkezi ve Millet Bahçesi projesinin 30 Ağustos 2021 gününe kadar tamamlanarak hizmete açılması planlanıyor.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum parkın içinde yediyüzaltmışbin metrekarelik alanda tramvay yolu ve dört adet durak olacağını ve yolcuların istedikleri durakta vakit geçirilebileceklerini bildirmişti.

Ankara Tramvayı

 Hayatta hiçbir zaman ne olunduğu değil ne olacağı sorgulanmamalıdır.
Bu sabah sağ olsun Facebok bana bir video önerdi, videoda Ankara'nın da Tramvaylandırıldığı görülmekteydi.


Bir zamanlar Demokratik Almanya'nın Berlin Büyükşehir Belediyesi bünyesinde çalışan Özgün Tramvay yolunu 2003 yılında Kadıköy Belediyesi bünyesindeki Moda hattına verilmiş, sonra Bursa Büyükşehir Belediyesi bünyesine katılmış, imdı da şafağı yetmeyen iradenin buyurduklarına göre tepesindeki telleri ve çubuğu kaldırılarak pilli düzeneğe getirilmiş ve Ankara Büyükşehir Belediyesi bünyesinde yapılmakta olan Millet Bahçesinde kullanılacak.


İstanbul'dan Bura'ya üç adet Gothawagen motris gitmişti, iki araç Ankara'ya gittiğine ve Bursaray Tramvay İşletmesi'nin de sözkonusu modeli kullanmadığına göre kalan bir tramvay motirisinin ıskat olduğunu düşünebiliriz.


Eh ne diyelim sonunda Ankara da tramvaylanıyor çok şükür.
Ancak şu taşıtları özgün hâliyle işletmeği beceremeyen Ego'ya ne demeli bilmiyor ben.

02 Ağustos 2021

İett Zammı

 Ağustos geldi ama öyle bir kemâl-i azametle geldi ki sormayın.
Ekomonimiz ısrarla ve kararlılıkla tıkırındayken Ege'de ve Akdeniz'de başta olmak üzere yanan yangından mal kaçırır gibi ulaşım ücretlerimize zam geldi ama haftalıklarımıza zam falan gelmedi.
Zam haberimize İett ile başlayalım, ücret listesi ahanda aşağıda bulunmakta.


Bu sabahtan itibaren İett otobüsleri olsun İoaş olsun ya da Öho olsun, yetmedi bir de Metrobüs olsun, daha da yetmedi Metrolarımız olsun ya da Çağdaş Tramvaylarımız olsun binme ücreti Üç Türk Lirası Elli Türk Kuruşu'dan Dört Türk Lirası Üç Türk Kuruşu gibi çok küsüratlı bir değere ayarlandı.
İndirimli yolculuk hakkına sahip yolcuların ilk binme ücreti sıkı durun İki Türk Lirası Seksensekiz Türk Kuruşu, Öğrencilerin ilk binme ücreti ise Bir Türk Lirası Doksanaltı Türk Kuruşu.
Birinci Aktarma Ücretleri ise 2.88 - 1.73 - 0.86
İkinci aktarma ücretleri 2.19 - 1.32 - 0.81
Üçüncü dördüncü beşinci aktarma ücretleri 1.38 - 0.86 - 0.69
Her seferinde ayrı ayrı İstanbulkartlardan tahsil edilecek.
Gece otobüsleri ve çift biletli hatlarda binme ücreti tam 8.06 indirimli 5.76 öğrenci 3.92 Türk Lirasıcıktır.


Aylık mavi kart ücretleri ise tam 316.00 (Üçyüzonaltı) indirimli 196.00 (Yüzdoksanaltı) öğrenci 57.50 (Elliyedibuçuk) Türk Lirası olmuştur.
Metrobüs ise ayrı bir düzen olduğu cihetle ücretleri farklı. Bir durak gitmenin bedeli 2.88 - 1.78 - 1.27 iken ikinci durakta 3.45 - 2.13 - 1.38 üçüncü durakta 4.03 - 2.47 - 1.61 Türk Lirasıcık, sonra dokuzuncu durağa kadar 4.60 - 2.88 - 1.84, onbeşinci durağa kadar 5.06 - 2.93 - 1.96, yirmibirinci durağa kadar 5.29 - 3.11 - 1.96, yirmiyedinci durağa kadar 5.46 - 3.11 - 1.96, otuzüçüncü durağa kadar 5.58 - 3.28 - 1.96, otuzdördüncü duraktan sonrası için 5.98 - 3.28 - 1.96 Türk Lirasıcık tahsil edilecek.
Metrobüste mavikart da geçerli, ilk üç durak için bir biniş hakkı, sonrası için iki biniş hakkı düşülecek.
Metrobüs aktarma almaz ama aktarma verir.
Gece Metrobüsü ücreti ise tam 5.98 indirimli 3.28 öğrenci 1.96 Türk Lirasıcık olup çıkışta iade yoktur.


İmamın bastırdığı ve Ukomenin de kabûl etmek zorunda kaldığı zamcığımız İstanbul başta olmak üzere tüm Türkiye Cümhûriyetine hayırlı uğurlu ve bereketli olmasını Allah-u Te'âlâ'dan içtenlikle niyaz eder ben.

30 Mayıs 2021

İett'nin Yeni Marifeti

 Her bir şey aklıma gelirdi ama koskocaman İstanbul Elektrik Tünel Tramvay İdaresi ya da hepimizin bildiği kısaltmanın sahibi İett'nin Facebok sayfasından bugün akıllara zarar bir paylaşım yapacağı aklımın köşesinden bile geçmezdi.
Bizler bu blogun yazarları ve okuyanları olarak gerçek anlamda şoka girdik biraz önce.


İett artık otobüs işletmek ve işleyen otobüsleri denetlemek olan asli görevini bırakmış hiçbir zaman anlamayacağımız ve öğrenmeğe niyetimizin bile olmadığı Emojice adlı salak bir dille salak salak şeyler yazmağa başlamış ki kendisinden hiç ama hiç ummazdık.
Bir de paylaşımların altlarına yazan "Z Kuşağı" övmeleri var ki akıllara zarar.
Ya yüceler yücesi Allah-u Te'âlâ'nın aşkına doğru söyleyin, biz okullarda Emojice diye bir dil öğrendik mi ki imdı böyle bir dayatmayla karşı karşıyayız?
İett'nin yasalarla belirtilmiş olan vazifesi işlettiği otobüslerinin zamanında hareket etmelerini sağlamaktır, böyle salakça paylaşımlar yapmak değil.
Önce iyiden iyiye kangiren olan İstanbul trafiğini çözsün, adam gibi otobüslerinin seferlerinin sayılarını arttırsın, sonra boş zamanı kaldıysa salak dilde bir şeyler öğretmeye yeltenebilir.
Boş espiri yapanların çok fazla boş vakitleri olduğu ve çalışmaları gerektiği unutulmamalıdır.

02 Nisan 2021

Kurbağalıdere

Kurbağalıdere adı aslında bir efsahanedir, dünya üzerinde Pasifik Okyanusunu hiçbir çaba sarf etmeden aşabilirsin ama İstanbul'da Kurbağalıdere'de yanlış bir adım sayesinde boğulabilirsin.
Günümüzdeki adıyla Ataşehir ama o zamanlar Küçük Bakkal Köy'den doğan ve dolana dolana İstanbul'un en uzun akarsularından olan Kurbağalıdere üzerinde birçok köprü geçen zaman içerisinde kuruldu, bu yazımda önce bugün mâlesef geride hiçbir izi kalmamış olan Taşköprü'den bahsedecek ben.


Paylaştığımız ilk fotoğraf köprünün Bindokuzyüzyirmili yıllarda çekilmiş nadir resm-i şeriflerden biridir.
Bir zamanlar Mahmut Baba Türbesi ile Papazın Bağı denen günümüzde Fenerbahçe Stadı'nın arkasına denk düşen noktada yer alıyordu.


İkinci resm-i şerif ise Alman kartpostal editörü Max Fruchtermann'ın arşivinde yer alan dönemin popüler kartpostallarından biri.
Daha da açıklayıcı olursak Cadde-i Bağdad'ın başlarında olan yerde, yani Tren yoluyla Saraçoğlu arasındaki arazide bulunuyordu.
Fotoğraflarda da görüldüğü gibi Kurbağalıdere o yıllarda bugünkü gibi bir kanal görünümünde değil, adı gibi bir dereymiş. Mezarlıkların bir dere yatağında yer alması da çok tuhaf zira yağmur yağdığında dere akıl almayacak kadar geniş alanlarda su baskınları yaratıyormuş. Sonradan bu mezarlıkların neredeyse tamamı buradan taşınmış ve birçok mezar da muhtemelen yok olmuş.


Nüfûsun bugün ile asla kıyaslanamayacağı yıllarda mezarlıkların Karacaahmet'ten tâ bu noktaya kadar uzanıyor olması da gerçekten şaşırtıcı bir bilgi.
Eski mezar taşlarının yabancılar tarafından yıllarca yağmalandığını da unutmamak lâzım.


Taşköprü'den daha aşağıda günümüzde de kullanılmakta olan Tahta Köprü vardır, ancak bir zamanlar gerçekten tahtadan yapılan köprü Özgün Tramvay geçirildiği zamanlar taş ve demir kullanılarak yeniden yapılmıştır.


Bu köprünün üzerinden Bindokuzyüzaltmışaltı yılına kadar Dört numara Bostancı ve Altı numara Fenerbahçe tramvayları geçerdi.
Ancak zamanın yönetimi Özgün Tramvaylarımızı İstanbul vilâyetine ve Anadolu Yakası'na çok görmüş olacak ki tıpkı Rumeli Yakasındakiler gibi kaldırdı, yerine de Dolmuş ve Otobüsü çoğalttı.


Kurbağalıdere sonraki dönemlerde ünlü Salı Pazarı'na da evsahipliği yapmıştır, her ne kadar arazisi artık otopark da olsa bir zamanlar çayırlık çimenlikti.
Ancak ne olursa olsun Kurbağalıdere aradan geçen zaman zarfında bir çamur deryası olmuştu, Bindokuzyüzseksenbeş Yılından beridir hangi Belediye geldiyse Kurbağalıdere'nin çamur ve koku sorununa çare bulamadı henüz, çünkü inşaat hâlâ devam ediyor.
Konuyu ilerleyen günlerde yeni resm-i şeriflerle yeniden gündeme getirecek ben.

11 Şubat 2021

Özgün Tramvaylarımız Yüzyedi Yaşında

 Eski zamanlarda hatırlarsınız İstanbul'umuzun çeşitli semtlerinde Özgün Tramvaylar gün boyu vızır vızır işlerlerdi.
Sur dibinde Edirnekapı, Topkapı, Yedikule'den Bahçekapı'ya.
Boğaz tarafında Bebek'ten Eminönü'ye, Ortaköy'den Aksaray'a, Beşiktaş'tan Fatih'e.
Beyoğlu tarafında Taksim'den Sirkeci ve Fatih'e.
Şişli tarafında Mecidiyeköy, Şişli, Kurtuluş, Maçka'dan Tünel, Eminönü, Sirkeci, Bayazıd'a.
Harbiye'den de Fatih ve Aksaray'a.
Anadolu Yakasında Üsküdar'dan Kısıklı ve Kadıköy'e.
Kadıköy'den Moda, Hasanpaşa, Fenerbahçe ve Bostancı'ya.
Tüm bu güzide semtlerimizin tramvay günleri bazılarında 1957 gibi sonlandırılmağa başlansa dâhi İstanbul Vilâyetinde son Özgün Tramvay 14 Kasım 1966 günü Kadıköy'den kalkıp Hasanpaşa'ya giden sonuncu tramvayla sonlandırıldı.


Bizlerin gözbebeğimiz olan sevgili İett de sağ olsun bu yıl da bugünü unutmamış ve yukarıda gördüğünüz güzel ve şirin bir görsel hazırlamış.
Bizlere de bu güzel günü kutlamak düşer, her ne kadar her güzel şeyin bir kötü günü olduğunu zaman bize acı bir şekilde öğretse bile.
Bu tramvaylarımızı kaldıracağımız yerde biraz geliştirip hızlandırabilir miydik?
Tabi ki yapabilirdik, ama zamanın iktidarı kaldırılma yönünde irade buyurmuş. Aynı iktidar İstanbul'a sayısız adette hançer sokmuş.
Örnek mi istersiniz? Atatürk Bulvarı, Adnan Menderes Bulvarı, Turgut Özal Bulvarı, Barbaros Hayrettin Bulvarı, Ordu Caddesi, Kenedi Caddesi, Londra Asfaltı, Ankara Asfaltı.
Tabi bununla yetinilmedi, yıllar sonra Piyale Paşa Bulvarı, Tarlabaşı Bulvarı, Çetin Emeç Caddesi, Turgut Özal Caddesi ve sonradan açılan çok şeritli bazı yollar.
O kadar araba dolduruldu ki İstanbul'a, Cadde-i Bağdad bile 1987 yılında tek yönlü yapıldı.
Neyse konumuz dağılmadan ve dallanarak budaklanmadan biz Özgün Tramvayımızın Elektriklendiğinin Yıldönümünü kutlayalım.


O günlerin Özgün Tramvaylarının anısına saygıyla.

1 : Kadıköy - Kısıklı
4 : Kadıköy - Bostancı
6 : Kadıköy - Fenerbahçe
8 : Kadıköy - Hasan Paşa
11 : Üsküdar - Kısıklı
12 : Üsküdar - Kadıköy
10 : Şişli - Tünel
11 : Şişli - Bayazıd
12 : Harbiye - Fatih
12A : Harbiye - Aksaray
14 : Maçka - Tünel
15 : Taksim - Sirkeci
16 : Maçka - Bayazıd
16A : Maçka - Eminönü
17A : Mecidiyeköy - Sirkeci
18B : Taksim - Bayazıd
19 : Kurtuluş - Bayazıd
19A : Kurtuluş - Eminönü
19B : Kurtuluş - Tünel
22 : Bebek - Eminönü
23 : Ortaköy - Aksaray
32 : Topkapı - Bahçekapı
32A : Atikâli - Çapa
33 : Yedikule - Bahçekapı
34 : Beşiktaş - Fatih
37 : Edirnekapı - Bahçekapı
37B : Atikâli - Bahçekapı

29 Ağustos 2019

Gece Metrosu

Günün her saati hareket hâlinde olan İstanbul'da aslında güzel şeyler de oluyor.
Yarından itibaren Metro geceleri de işletilmeye başlanacak.


Aslında çok ama çok önceden uygulanması gereken bir düzendi ancak şimdiye dek ertelenmiş bulundu, her ne kadar her gün olması gereken bir şeyse bile en azından hafta sonları önemli bir taksi ücreti ödemekten kurtardı bizleri.


İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden gelen açıklamalara göre şimdilik tatil günleri olmak üzere hem resimde gördüğünüz hem de benim aşağıda yazacağım hatlarda geceleri de metro işleyecek:

1. M1A : Atatürk Havalimanı - Yenikapı
2. M1B : Kirazlı - Yenikapı
3. M2 : Hacı Osman - Yenikapı
4. M4 : Tavşantepe - Kadıköy
5. M5 : Çekmeköy - Üsküdar
6. M6 : Boğaziçi Üniversitesi - Levend

Buna karşılık geri kalan hatlarda geceleri metro ve tramvay işletilmeyecek. Ne yazık ki gece işletilmeyecek hatlar arasında Marmaray da var, çünkü Marmaray'ın mülkiyeti Türkiye Cümhuriyeti Devlet Demiryolları'na ait olduğu için İstanbul Büyükşehir Belediyesi karışamıyor.

Gece Metrosu Nasıl İşleyecek?

Öncelikle şunu belirtmem gerek ki saat 24:00 sonrası hareket eden trenlere binmek için çift bilet geçerli olacak, yani İstanbulkartlardan 24:30 ilâ 5:30 saatleri arasında turnikeden geçerken 5.20 TL tahsil edilecek.
Sefer aralıkları ise yirmi dakika olacak, yani bir treni kaçırdığınızda beklemeniz gereken süre yirmi dakika olacak.
Seferler her Cuma'yı Cumartesi'ye ve Cumartesi'yi Pazar'a bağlayan geceler yapılacak. Ayrıca Bayram günleri ise Arife günlerini Bayram günlerine bağlayan geceler işletilecek.


Örnek olarak bir çizelge yapmışlar, ben de bunu sizlerle paylaşıyorum.
Bu yıl Zafer Bayramı Cuma gününe denk geldiği cihetle Perşembe'yi Cuma'ya bağlayan gece ilk kez yukarıda saydığım metro hatlarında seferler sabaha kadar devam edecek.
Aynı şekilde Cuma'yı Cumartesi'ye ve Cumartesi'yi Pazar'a bağlayan geceler de işletilince toplamda doksan saat boyunca kesintisiz bir işletme söz konusu bu hafta sonu.


Yeri gelmişken önümüzdeki Eylül Ayının gece sefer günlerini de paylaşayım şimdiden.
Ekim Ayının sefer düzenini ise Ekim Ayı geldiğinde ayrıca paylaşacağım.
Resimlerin hepsi Metro.İstanbul'un Resmi Web-Sitesinden alıntıdır.
Daha ayrıntılı bilgi için lütfen Metro.İstanbul yazısını tıklayınız.

Özel Etkinlik Akşamları

Bazı lig müsabakaları ve özel etkinlik akşamlarında Metro geceleri belli bir saate kadar seferlerine devam ettiğini İstanbul'da yaşayanlar bilirler.
İşbu ahvâl ve şeraitte Gece Metrosu seferleri doğrudan Gece Sefer Tarifesine geçecekler, diğer hatlar ise süre uzatımı kapsamında seferlerine belirtilen saat gelinceye kadar devam edecekler.

Sonuç itibariyle Gece Metrosunun bütün İstanbullulara hayırlı uğurlu ve bereketli olmasını Allah-u Te'âlâ'dan niyaz eder ben.

05 Mart 2011

Troleybüsler

Bir zamanlar hatırlar mısınız, İstanbul'da Troleybüsler vardı, aslında otobüs, ama tepesinde çıbıhları ile elektrik alan, elektrik kesildiğinde de yolun ortasında iyot gibi açıkta kalan bir taşıt aracı.


Her ne kadar Türkiye sınırları dahilinde ilk Troleybüs 1947 Yılında Ankara'da çalışmaya başlamışsa da, bunun etkisi önce 28 Temmuz 1954'de kaldırılan Tramvayların yerlerine İzmir'de, 27 Mayıs 1961 günü de henüz Tramvaylar kaldırılmadan acele tarafından hizmete alınan İstanbul'da da görüldü.
-Troleybüsler İstanbul'da Tramvaylarla bir süre birlikte çalışmışlardır.-
Bir nedeni ise zamanın inokta basınıydı. Çünkü işbu inokta basını Tramvaylar hakkında ne kadar olumsuz menfi yazılar varsa yazdılar çizdiler durdular. Kaldırıldıkları gün de Timsah Gözyaşları döktüler.


Çünkü gerek artan nüfus, gerekse bu nüfusu taşıyacak taşıt ihtiyacı yüzünden hem İstanbul'da, hem de İzmir'de aslında Troleybüslerden çok daha verimli çalışan Tramvayların sonu getirilmişti.


Netekim o günün karikatürlerinden birisi bu durumu çok güzel özetliyor, artık işi biten Tramvay görevini Troleybüse teslim ediyordu.


Bu araçların bir numaralı sorunu elektriksizlikti.
Kurulması ayrı bir dert, kaldırılması apayrı bir dert olarak 31 Yıl boyunca bir şekilde çalıştılar.
Belki vedaları içten olmadı ama biliyorsunuz geçmiş değiştirilemiyor.


Fakat sonları çok hazin olmuş, önce İzmir'e gönderilen İETT Troleybüsleri 1992'ye kadar saat gibi çalışacaklar, sonra da İzmir Körfezi'ne balıklara yuva olmak üzere atılacaklardı.
Alttaki şemada görüldüğü gibi sadece Rumeli Yakasında çalışmışlar, Anadolu Yakasına procesi çizilmesine rağmen hiçbir zaman geçmemişlerdir.


İzmir'de ise üç adet körüklü modelleri vardı bunların, çifteli derlerdi. Türkiye'deki ilk körüklü araçlar Fiat - Viberti marka Troleybüslerdir, İkarus 280'ler değil.


Bir aylığına İstanbul'da da çalıştığını söylüyorsa dahi bazı siteler, bu konuyla alakalı bir resim yok.
Derken yıllar birbirini kovaladı, 1984 Yılına geldiğimizde Feribota bindirildi ve İstanbul'dan İzmir'e gönderildiler.


Bugün Facebok'ta dolaşırken alakasız da olsa bir sayfada resmini gördüm, içimden geldi biraz ondan bahsetmek istedim, kısacası bir Nosthâlgie idi, hatıralarımızda pek olumlu olmamasına ve kendisini pek sevmesek bile hayatımızda bir gerçek olarak vardı.


Sizlere İnternetten bulduğum -hâliyle İnternetten bulacağım çünkü tek bir tane bile benim çektiğim Troleybüs resmi yok- birkaç Troleybüs Resmiyle baş başa bırakıyorum.


Elektrik kesintileri Troleybüslerin baş düşmanıydı.
O zamanlar İstanbul Belediyesi İstanbul'a elektriğin yetmemesini gerekçe göstererek günde birkaç saat kesintiye uğratır, bu da Troleybüslerin yolların kenarlarına sıra sıra dizilip Trafiği iyice içinden çıkılmaz hâle getirirdi.
Ne belediyeymiş be, sorun çözeceğine sorun çıkartıyor.


Fatih'in İstanbul'a girdiği kapı, Topkapı durağında bir Troleybüs hareketini bekliyor.


İstanbul'a kar yağmış, yol kenarında kardan adam yapmışlar, arka plandan Troleybüs geçiyor.


Kemeraltı Caddesi, sıkışık bir trafik, ve aralarında ilerlemeye çalışan bir Bussing UD47, Leyland Levend Panther ve Ansaldo San Giorgio Troleybüs.



Taksim Meydanı, yakınlaştırılmış ayrıntı.


Eminönü Meydanı, sanırım Bebek hattına ait, çünkü son durağa girmiş.
Arka plandaki araç Mersedes'tir.

Tüm resimler Wow Turkey'den alıntıdır. İleride bir gün işbu serinin devamını getirir miyim bilmiyor ben.