Bu Blogda Ara

05 Ekim 2024

Hayâl - Hayat

 Acıların yan etkileri belirti göstermeğe başlayınca insan bir anda bitip bitmediğini sorgulamağa başlıyor.
Eskilerden beri belirteçli bir lâfz-ı şerif mevcuttur ki bir insanın hayâlinin Madrid gerçeğinin de Mardin olduğunu söyler.
Biz yine de Üç Muz birlik olarak kırk adet Madrid'i toplasanız bir adet Mardin'e değişmeyiz, çünkü Mardin bizim torpağımızdır, Madrid gibi yaban el değildir.


Tuhaf ama gerçek bir şey varmış ki Biz Üç Muz'un her Büyükada'dan Kartal'a geldiğimızde Kahve veya Bitki Çayı gummilendiğimiz Cafe De Madrid'in bizim Mardin'de de dükkânı mevcut olduğunu öğrendik.
Dikkâtlı bakınca bardağın üzerinde Mardin de yazmakta olduğunu sizler de kolayca temaşa eyleyebilirsiniz.

02 Ekim 2024

Ekim'in Güzel Kahvemsi

 Geçen ay yazmıştık ki Cemre tuhaf bir şekilde Para'ya düşmüş ve sefkilısı olduğunu sandığı Barke ile gününü gün edebilmeğe çalışıyordu.
Ama bu ay yani Ekim geldiğinde ve serinliklerini bizim içimizde güzelce hissettirdiğinde bizim Cemre gitmiş bir kahveciye Türk Kahvemsi gummilenmekte.


Sonbahar artıkım iyicenem hayatlarımıza avdet eylemiş ve huzurumuza çıkmış, Güneş bile erken saatta Home'sine doğru yollanmağa ve Business'ine de her gün ikişer dakika geç gelmeğe başlamışken insanın içini birazcık dâhi olsa ısıtabilmesi için azıcık Türk Kahvemsi gummilenmek bile essahtan nefaset bir şey olmak vardır.
Bunun esas olanı közde ve cezvede yapılmış olanıdır, ama günümüzde birçok mekân Türk Kahvemsi'yi makinede yapıyor ve makineler hata yapıyorlar.


Son zamanlarda bilmiyorum Şehir Hatları Vaporlarından herhangi birine bindiniz ve Vapur Cafe'den herhangi bir Türk Kahvemsi sipariş ettiniz mi?
Genel olarak alacağınız cevap Türk Kahvemsi Makinesinin arızalı olduğu olacaktır.

01 Ekim 2024

Selâm-ün Hello Ekim Taym

Sonunda başkaca herhangi bir bahar daha olmayan Sonbahar mevsimi hayatlarımıza avdet eyleyeli esasında birkaç gün olmuş, ama havaların serinlemesi bugünü bulmuş.
Güneş'in akşamları erken evine gittiği ve sabahları da işine geç geldiği artık her geçen gün daha iyi hisediliyor ve gözlemlenebiliyor.
Yapraklar derseniz yeni yeni Yeşil renklerini kaybetmeğe başladılar ama Sarı renge ulaşmaları çok uzun sürmeyecek.
Ancak işbu sararmış Yaprakların bizlere çok güzel manzaralar arz edeceğini şimdiden söyleyebiliriz çünkü Biz Üç Muz olarak işbu mevzuat-ı umumiiyede oldukça tecrübeliyiz.


Artıkım biraz önce içine girdiğimiz Ekim-i Şerif Ayı'nda eğer dışarı çıkmağa muvaffak olabilirsek çok güzel Sararmış Yaprakların arasından güzel manzara-i nefisat yakalayabiliriz.
Arzu ederiz ki öyle güzel resimlerden birkaç bir şeyler paylaşablelim ve sizlere de görsel şölen sunabilelim.
Hani bir zamanlar bir şarkı vardı yıllar geçebildiği kadar geçsin insanların ruhları hep genç kaldığından bahsederdi.
Eski sevdalar ve eski yaşanmışlıklar tabi ki geride kaldı, her ne kadar artıkım Biz Üç Muz olarak önümüzdeki eşleşmelere bakacaksak bile her yılın Ekim-i Şerif Ayı avdet eylediğinde birer yıl daha bitiyor ömürlerimizden.
Esasında her geçen saniyenin bile tekrarı bulunmamakta.


İşte sadece bu nedenden bile yaşamakta olduğumuz lahzanın kıymetini bilmek ve bazı geçici hırsları bir kenara bırakmak şart.
Üç ay sonra içinde bulunduğumuz İkibinyirmidört Yılı da sona erecek ve inşallah İkibinyirmibeş Yılı başlayacak, ama o dakikayı görüp yaşayabileceğimizin hiçbir garantisi yok, çünkü göktekilerin yanına çağırıldığımız zaman yere dönüşümüzün imkânı da yok.

30 Eylül 2024

Sonbahar Zamanları

Her yıl bu zamanlarda mevsim geçişleri yaşanır ancak arsla Mart'taki gibi neşeli olmaz.
Artık yavaş yavaş Deniz girmeği ve Dondurma yummilenmeği unutmağa başlamamız gerekiyor, çünkü Karpuz kabuğu bizim Deniz kıyılarından çok uzaklara gitmeğe hazırlanıyor.


Her ne kadar Güneş hâlâ her sabah ışıyorsa bile bizleri ısıtabilmeği başaramıyor, Gündüz vakti bir parça ancak etki edebiliyor ama tepkiyi göremiyor.
Birkaç gün sonra son bir kez birazcık sıcaklık üfleyecek ama işbu havanın vaziyet-i umumiyesi arsla bizlerin Deniz girip serinleyebildiği günler gibi olamayacak.
Artıkım gardolaplardaki kalınca giysileri ortaya çıkartmanın ve gitmeğe başlamanın zamanlaru yaklaşıyor.


Gidişler acıklıdır ama yeniden dönebilmek için zaman geldiğinde gitmenin gücünü kendinde bulabilmek gerekir.
Yoksa böyle nefis bir Denizi kim bırakıp da gitmek ister?
Leylekler bir süre önce paydos edip gittiler, sırada Kırlangıçlar var. Hepsi de yepisyeni birer başlangıç ve daha güzel birer patlangıç yaşayabilmek istiyorlar.


Bizler ise bulunduğumuz yerlerde kalarak serinlemeğe başlayan havalarla nasıl mücadele edebileceğimizin düşüncelerini aklıllarımıza getirebilmeğe çalışacağız.
Artıkım bizleri kapalı mekânlarda Türk Kahvemsi ya da Filitre Kahve gummilenmek paklayacak.


Tabi bu mevsimde gummilenebileceğimiz kahveler helbette ki sıçak kahveler olacaktır, yanındaki dondurma yummilenmeği Yaz'a kadar ertelememiz gerekmekte.


Birkaç haftadan beidir ağaçlarımız yapraklarını döküyorlar, hani havanın serinlemeyeceğini Biz Üç Muz olarak tayin edebilseydik manzara-i nefaset görüntüler elde edebileceğiz.
Yine de henüz her şey bitmedi, öyle ya da böyle Güneş'in varlığını bilmemiz şimdilik yeterli.

29 Eylül 2024

Gece Fırtınası

 Kim söyler kim dinler kim duyar Biz Üç Muz olarak bilmeyiz ama Şehr-İstanbul'da muazzam bir fırtına çıktı biraz önce.
Hafiflerden çiselemeğe başlyan Yağmur artıkım hayatlarımıza iyice girmiş bulunmakta.
Bu uğurda Bardakla olan sallantısı bolca evliliğini bile askıya aldığını söyleyebiliriz.


Havaların her zaman Güneşli ve sıcak olması zaten beklenilecek bir düşünce olmadığı ve çölün ortasındaki Dubai'ye bile Yağmur yağabildiği üzere sıcaklardan bunalanların istediği serinleyen havalar atıkım Şehr-İstanbul'a avdet etmiş bulunmakta.


Artıkım bundan sonra Deniz kıyılarında gezmek ve Güneşin ışınlarını içine çekmek iyi bir fikir değil, daha iyisi Home'de eline bir fincan Kahve alarak yağan Yağmuru ve esen Rüzgârı seyrederek çıkardıkları sesi dinlemektir.