Bugün sonunda Üsküdar'a giderken aldı da bir yağmur ...
Bir türkü vardır, hâttâ aslında askeri marştır ama dilimize uyarlanmış. İstanbul yöresinden derlenen.
Gökten bugün bir yağmur yağdı ki resmen bardakla olan evliliğini sonuna kadar bitirecek derecede, biraz önce Üsküdarı'nda bu görüntüler meydana geldi.
Kimileri karadan gemi yürütür, kimileri de denizden minibüs.
İstanbul'a yeni deniz minibüsleri gelmiş, nasıl memnun muyuz Kadir Ağabey'den?
Şehir Hattı Vaporu Deniz Minübüsünü hatalı solladı, kaza sonucu bilanço ağır.
İstanbul'un Kadir Ağabey'ine oy verenler şimdi zahmet olmazsa gidip bir de boy verebilirler mi acaba?
Yani kusura bakmayın ama yeni deniz minibüsü sefere koyuyorsun ama haber vermiyorsun, Melih gibi yaparak ayıp ediyorsun, lütfen yahnie!
Biz var ya biz, nasıl Fatih Sultan Mehmet zamanında gemiyi karada yürüttüysek Kadir Topbaş zamanında da minibüsü denizde yürütmüş bir milletiz.
Hâttâ minibüsü yürütmekle kalmamış, yüzmemiz gereken yerde Hisus Krisdos gibi yürümekle iftihar etmeliyiz aslında.
Hem tarihte başka bir örneği de Hz. Musa zamanında Kızıldeniz'i asasıyla yararak geçmemiş miydi?
Neyse ki bu güzel olmayan görüntüler bir zaman sonra kesildi, deniz yavaş yavaş yerine çekilmeye başladı.
Geriye ise Twitter'den paylaştığım bu tarihe tanıklık eden resimler kaldı.
Burası Üsküdar, giderken yağmurun aldığına dair türkü yakılan ilçe.
Kâtip adam ve saraylı kadının yaşadıkları ölümsüz aşkı anlatır.
İşte o meşhur türkünün güftesi, yazayım da tam olsun:
Üsküdar'a gider iken aldı da bir yağmur
Kâtibimin setresi uzun eteği çamur
Kâtip uykudan uyanmış gözleri mahmur
Kâtip benim ben kâtibin el ne karışır
Kâtibime kolalı da gömlek ne güzel yaraşır
Üsküdar'a gider iken bir mendil buldum
Mendilimin içine de lokum doldurdum
Kâtibimi arar iken yanımda buldum
Kâtip benim ben kâtibin el ne karışır
Kâtibime kolalı da gömlek ne güzel yaraşır
Buradan biz Cadde-i Bağdad'a gidelim, burası da Erenköy.
Tesadüfen yolda yağmura yakalanınca Foursquare'de bu resmi paylaşmış.
Bu resim de tamamen geyik.
Wow Turkey'de bir sayfa var, acaip görüntüler koymuşlar veya yapmışlar.
Zaten benim Blog'um genelde gazetelerden ve Wow Turkey'den beslenir.
Deniz Otobüslerimizin (!) yanlarına can simitleri, ola ki deniz çok derinleşirse batmamamız için =)))
Bu sahnelere de tanıklık ettik ya, artıkım sırtımız asla ama asla yere gelmez.
Dilerim bir dahaki yağmurda böyle sahneleri görmez ve yağmurun romantik yanını yazarız.