Bu Blogda Ara

27 Haziran 2024

Müzük Dinlemek

 Hayat müziksiz çekilmiyor, özellikle de can sıkıntısı ve duygusal günler yaşarken hiç çekilmiyor.
Bağzı araştırmalar müziğin bazı duygulara iyi geldiğini ve aynı araştırmalarda her çeşit rahatsızlıkların tedavileri için başka müzik mevcut olduğunu ve de çoğunluğunun da Türk Kılâsik Müziğinin içinde saklı olduğunu göstermiştir.
Örnek olarak İneklere bile süt verirken başka otlarken başka dinelirken başka müzik dinletilir.
Kimine güzel gelen bir tarz müzik başka birisi tarafından hiç sevilmeyebilir.
Başlangıçtan günümüze kadar milyarlarca şarkı bestelenmiştir, hepsini teker teker dinlemeğe kalksak ömürler yetmez, en az üçyüz kocaman yıl gerekir ve bu zaman zarfında yeni şarkılar da çıkacaktır.


Bu akşam Biz Üç Muz olarak şu şarkı güzel bu şarkı değil gibi bir tavsiyede bulunmağa her ne kadar kendimizde bir hak görmüyorsak bile rahmetli Abdurrahman Amrani veya bildiğiniz sahne adıyla Dahmane El Harrachi'nin Cezayir'den Fransa'ya göçenler için yazdığı ve plâğa okuduğu, ondan yirmiküsür yıl sonra yine rahmetli Raşit Taha'nın yeniden ortaya çıkarttığı sözleri Arapça olan bir şarkı vardır, güftesinde pişmanlığı ve vedayı anlatır.
İşbu kıraat etmekte olduğunuz satırları yazanların hiçbiri Arapça bilmese bile bizler için tercüme edilmiş güftesiyle birlikte yeniden bir "Günün Şarkısı" nostâljisi yaşatmak istiyoruz.
 

Tabi bizim yaşatmak istediğimiz nostâlji öyle boku çıkartılarak her yere yapılmak istenen Çakma Tramvaylar gibi olmamakta, Cadde-i İstiklâl'de işlemekte olan gerçek nostâljiyi yaşatmak istiyoruz, gerçi bu bahsettiğimiz gerçek Tramvaylarımıza bir süre Beyoğlu Belediyesinin bina dış cephe temizliği buyurduğu cihetle katenerin vinçlere engel olacağı için sözüm ona geçici olarak söküleceğinden biraz pillisiyle idare edilecek ya neyse.


Günün Şarkısı

(Dinlemek için yukarıdaki yazıyı tıklayın)

Ey yolcu hey nereye gidiyorsun
Eninde sonunda bana geri döneceksin
Kaç insan bunu reddetiğine pişman oldu ki
Senden ve benden önce
 
Ne kadar kalabalık ülkeler ve ne kadar boş şehirler gördün
Ne kadar zaman harcadın
Hâlâ ne kadar kaybediyorsun
Ah bir diyardan bir diyara göçen
Ne yaptığını hiç biliyor musun
Kader zamana yön veriyor ve takip ediyor ama sen bunu kabul etmiyorsun

Ey yolcu hey nereye gidiyorsun
Eninde sonunda bana geri döneceksin
Kaç insan bunu reddetiğine pişman oldu ki
Senden ve benden önce

Kâlbin neden bu kadar üzgün
Neden oralarda böyle perişan kalıyorsun
Zorluklar sona erecektir göreceksin ki hiçbir şeyi öğrenmek ya da yapmak uzun sürmez
Günler bitmez senin ve benim gençliğimizde olduğu gibi

Ey yolcu hey nereye gidiyorsun
Eninde sonunda bana geri döneceksin
Kaç insan bunu reddetiğine pişman oldu ki
Senden ve benden önce

Ah fakir ahbab ben de şansını kaybedenlerdenim
Ey yolcu sana doğru yolu takip etmeni öneriyorum
Bir şeyi almadan ya da satmadan evvel ne istediğini bil
 Ah uykucu haberlerin bana ulaştı
Sana da bana da ne oldu böyle
Kâlp en sonunda yine yaratıcısına en yükseğe dönecektir

25 Haziran 2024

Moda İskelesinde Deniz Taşıtı Volüm İki

Hayatta her zaman bağzı şeyhlerin var olması için bağzı başka şeylerin muhakkak sur'etle mevcut olması gereklidir.
Bunlara en önemli örnek olarak içlerinde veya muhteviyatında para olmayan banka, et olmayan sucuk, öğretmen olmayan okul, uçak olmayan havalimanı, hasta olmayan hastahane, ilâç olmayan eczahane, peçete olmayan çay bahçesi, tren olmayan istasyon ve vapor olmayan iskele örnek olarak gösterilebilinir.
Bunların tamamı ve ilâve olarak imdı akıllarımıza gelmeyen başka çeşitleri güzel memleketimizde bolcanam mevcuttur ki Biz Üç Muz sıfatımızla hemencecik dokuz adet saydık.


İmdı avdet eyleyelim ve mevzuat-ı umumiyemizin icine duhûl eyleyelim.
Şurada yakın sayılabilecek zamanlarda İstanbul Belediyesi tarafından yeniden onarılarak ihya edilen Tarihi Moda İskelesi'ne Şehir Hatları işletmesi elinde adam gibi vapor kalmadığı cihetle Mavi Marmara'dan kiraladığı mopurları kullanarak sefer kodu.
Yakın zaman zarfında İnstegram'da olsun Facebok'ta olsun birçok şahıs Moda İskelesinin resm-i şerifini çekip paylaştı, ama o paylaşılan resimlerin tamamında çok önemli bir ayrıntı eksikti.
Moda iskelesine yanaşmış bir deniz taşıtı tabi ki.


Yeni nesil Moda iskelesine vapor uğradığı dönemleri helbette bilmez, çünkü çok uzun yıllar boyunca o zamanlar Türkiye Denizcilik İşletmeleri bünyesinde olan Şehir Hatları İşletmesi buraya son seferini Bindokuzyüzseksenli yılların sonlarında yapmıştı.
Aradan geçen zaman zarfında her ne kadar birkaç defa Moda iskelesine sefer koyup canlandırılmağa çalışılsa dâhi işbu teşebbüslerin tamamı sonuçsuz kalmıştı.
Ta ki birkaç ay öncesinde Moda iskelesi yeniden düzenlenerek ve ihya edilerek Vapur Cafe olarak hizmete girinceye kadar.
Bizler de madem Moda iskelesi Vapur Cafe olduğundan ulaşımı iyice kolaylaşması için Bostancı'dan Kabataş'a işlettiği mopur seferlerinin Moda'ya da uğramasını İstanbul Belediyesinden tâlep ettik, kendileri Biz Üç Muz'u kırmadılar.


Son olarak siz sevgili okuyucularımıza Moda iskelesinin gerçek anlamda vaporlu günlerinden kalan bir resmiyle eda ederek işbu yazımızı bitirelim.
Moda iskelesinin deniz taşıtlı resm-i şerifleri ilerleyen zamanlarda devam edecek.

23 Haziran 2024

Yaz Güzeli

 İşte yeniden Yaz Mevsimi geldi çattı hayatlarımızın tam ortasına kuruldu ve havasıyla bizleri ısıtmağa başladı.
Bugünden itibaren tam üç ay boyunca sıcaklardan bağzılarımız tarafından bunalacağımız ama rahat kıyafetler giyinebilip Devletimin Elektrikli Trenlerinde işlettiği kılimaların altında serinleyeceğimiz, pervahaneleri de bedavaya dönmeyen Belediyemin üç katlı vaporlarının açık kısımlarında güneşlenebileceğimiz güzel günler başlıyor Şehr-İstanbul'da.
 

Karpuzun kabuğu geçen hafta Yaz gelmeden Denize düştüğü cihetle yüzmenin hiçbir sakıncası bulunmamakta.
Ancak yine de fazlama açılmamak lâzım, Denizin tabanı oldukça derinlerde.


Bu kadar sıcak havada yapılabilecek en güzel nesne-i şeriflerden bir adedi de Dondurma yummilenmektir.
Hele bir de Sâhilde otururken olsa Denizdeki dalgaların sesi sizlere eşlik ederse tadından yenmez.
Ancak havanın çok sıcak olması münâsebetiyle erime riski var.


Bu yıl kumsallarda haşema çok moda, en azından manyo veya bikiniden daha iyi koruyor vücûdu, en azından sırtlar yanıp kavrulmaz.
Sırt yanınca acısı çok fazla olmak var, üstelik aşk acısından bile fazla.


Bikiniyi öğle sıcağında pek tavsiye edemem, yanıklarla uğraşmak zor oluyor.


Yaz yaklaşınca ilk vazifemiz alışverişe çıkmaktır çünkü tıkırında olan ekomoniye can vermek hepimizin boynunun borcudur ve borç da yiğidin kamçısıdır.
Tabidir ki itimadı lütûf sanıp borca sarılmamak gerekir çünkü bir gün gelecek ve o borç istenecektir, sonradan darılmamak gerekir.


Yıllardan beridir tıkırında olan ekomonimize hayat verdikten sonra hava ne kadar sıçak olursa olsun caddelerde arsla böyle gezmemeliyiz.


Yaz mevsiminin en güzel tarafı yaşadığımız vilâyetin havalimanına giderek sayfiyelik yörelere doğru uçmaktır, konacağımız yer ister uzak ister yakın olsun uçaklarımız aynı şekilde uçacaklardır.
Ancak değişik memleketlerdeki sıcak ve soğuk farkları uçaklarımızın da uçuşlarını etkiliyor.


Yaz geldi ve tatillerdeyiz diye Kütüphâneden ödünç aldığımız Kalın Kalın Kitaplarda yazılı olan derslerimizin de üstlerinden geçmeliyiz ki Kış geldiği zaman yapılacak olan sınavlarda iyi notlar alabilelim.


Yaz hayatlarımıza avdet ederek karpuz kabuğunu denize düşürmesine rağmen insa n doğası her dakika deniz içinde bulunmağa müsahit olmak yoktur.
Ara sıra şehrin içerisindeki mekânlarda müzük dinlemek de lâzımdır.


Her nasıl olursa olsun yazın çıkan şarkılar daha bir akıllarda kalıyor, aradan yıllar geçse bile kolay kolay unutulamıyor, esasında konu şarkının ve müziğin değişik olması değil bize yaşattığı duygular ve o mevsim içinde yaşattığı anıların olması.


Evet bu yıl da Yaz geldi ve Karpuz Kabuğu Deniz'e düştü, Güneş bizleri pişirmeğe zaten başlamıştı ama bu yıl biraz daha fazla ısıtıyor bizleri.
Mâlum-u âliniz Yaz mevsimi çok kısa sürer ve daha ne olduğunu bile anlamadan hemen Sonbahar girişinde buluruuz kendimizi.
Yazın yaşadıklarımız yanlarımıza kâr yaşayamadıklarımız da ukde kalır.


Sözün ve yazının kısası Sipâli olmazsa yukarıdaki bahsettiğimiz hiçbir şey olmaz.