Ben bir mevzuat-ı umumiye konusuna malesef vakıf olamıyorum: Bazı insanatın tuzları nasıl oluyorsa biraz fazlama kurumuş bu aralar herhalde galiba sanırsam. Çünkü normal şartlar dahilinde eğer bu tuzlar nemli veya ıslak olsaydı, sabahları henüz kargalar kahvaltılarını etmeye fırsat bulamadan kendilerine birer dolar daha kazandırmak için yapmıyacakları harekat-ı şerif kalmazdı :-) Yok, eğer kuruysa hakkaten, üçüncü tekil veya çoğul şahısların yapabilicekleri bir şey namevcud :-(
Gelgelelim ıslak tuzu nasıl kuruttuklarına ... Büyük sorundur :-) Çünkü tuzları saç kurutma makinesiyle kuruturken tuzların sağa sola ve yere göğe dağılıcakları hiç uslarınıza avdet eylemiyor mu? Hade öyle ya da böyle kuruttuk diyelim ... Ya bir yerden veya tavandan bir damlacık bile su damlarsa ve bu damlıyan su kurutulmayı her nasıl olmuşsa başarılmış tuzun üzerine gelicek olursa nasıl bir hadise meydana gelicek?
Bunu da bize siz söyleyin sevgili şekerler ... Her zaman olduğu gibi bekliyorum yorumlarınızı ... Ama beklediğim gelmiyor bir türlü, acaba neden?
Yıllardır söylüyor ve yazıyorum, eğer burda yaşıyorsanız ve azıcık kulaklarınızda delik varsa, bir de kelimelerle oynıyabiliyorsanız, yazıcak konu bulmakta hiçbir zorluk çekmezsiniz :-)
Önce size sahneyi anlatayım:
***
Bir erkek ve bir kadın, sanırım mesai arkadaşları bunlar, vakit de öğle vakti … Ben bir yere gidiyorum, bunlar da önümden yürüyorlar ve yürürken de kendi aralarında konuşuyorlar … Şöyle bir kulaklarımızı kabartalım:
Kadın : …. Ben hepsinden vaz geçtim, abimin işi ne olucak?
Erkek : Ne oldu ki?
Kadın : İşten çıkarıldı Cuma günü.
Erkek : Aslinda var ya, bir fikir geldi aklıma.
Kadın : Fikir mi?
Erkek : Evet, mesela kadınlar evlerinde oturup çocuk baksınlar.
Kadın : ?!?
Erkek : Evet, doğru diyorum, ellerinin hamurlarıyla erkeklerin işlerine girmesinler, bu sayede de boşta kalan erkekler de iş bulurlardı …
Kadın : Nasıl yahni?
Erkek : Her yerde kadınlar çalışıyor, erkekler boş mu gezicek? Böylece kadınlar iş yerlerinde olmazlarsa bu boşalan kadrolara erkekler atanır, işsizlik sorunu da kökünden çözülmüş olur.
Kadın : ....
***
Kulaklarımızı artıkım burda kapatıyoruz, çünkü onlarla yol ayrımına geldik … Gelelim şimdi tartışma kısmına:
Öncelikle şunu belirtmem gerek, “Ben cinsiyet ayrımına karşıyım”, bu dünyaya erkek veya kadın olarak gönderilmek biz insanatın elinde olan bir mevzuat-ı umumiye değil.
Kaldı ki günümüzde eskiden “Erkek işi” dediğimiz bir çok işi kadınların daha iyi yapabildikleri su götürmez bir gerçek. Erişebilicekleri en yüksek mertebelere dahi eriştiler, bazıları başbakanlık bile yaptılar, hatta İngiltere Kraliçesi IIth Elizabeth gibi dünyayı yönettiler … Bu mevzuyu şimdilik fazlama kurcalamıyalım, günü gelince paylaşacam sizlerle.
Fakat gelgelelim ki yoldaki konuşan adama hak vermemek elde değil … Çünkü dünya kurallarının kadınlara evdeki işlere bakmayı ve çocuklarını yetiştirmeyi, erkeklere de çalışıp para kazanarak onların ihtiyaçlarını karşılamayı gerektirdiğini sanırım hepimiz biliyoruz … Ama günümüzde kurallar değişti … Masraflar arttı, kazançlar azaldı … Sizce neden?
Ben kadınlar çalışmasın demiyorum, elbette çalışsınlar, ekonominin içinde olmaları ve işlerin nasıl yürüdüğünü bilmeleri biz erkeklere bir şey kaybettirmez. Tam tersine, kadınlar kendi ufuklarını genişletirler …
Önemli olan karşılıklı sevgi saygı ve anlayıştır .. Bir de yıllardır tıkırında olan ekomoninin düzeltilip rayına oturtulmasıdır.
Haksızsam bana bunu söyleyin, çünkü fikirler tartışılarak doğru yolu bulabilirler ….
Yıllardır söylüyor ve yazıyorum, eğer burda yaşıyorsanız ve azıcık kulaklarınızda delik varsa, bir de kelimelerle oynıyabiliyorsanız, yazıcak konu bulmakta hiçbir zorluk çekmezsiniz :-)
Önce size sahneyi anlatayım:
Bir erkek ve bir kadın, sanırım mesai arkadaşları bunlar, vakit de öğle vakti … Ben bir yere gidiyorum, bunlar da önümden yürüyorlar ve yürürken de kendi aralarında konuşuyorlar … Şöyle bir kulaklarımızı kabartalım:
Kadın : …. Ben hepsinden vaz geçtim, abimin işi ne olucak?
Erkek : Ne oldu ki?
Kadın : İşten çıkarıldı Cuma günü.
Erkek : Aslinda var ya, bir fikir geldi aklıma.
Kadın : Fikir mi?
Erkek : Evet, mesela kadınlar evlerinde oturup çocuk baksınlar.
Kadın : ?!?
Erkek : Evet, doğru diyorum, ellerinin hamurlarıyla erkeklerin işlerine girmesinler, bu sayede de boşta kalan erkekler de iş bulurlardı …
Kadın : Nasıl yahni?
Erkek : Her yerde kadınlar çalışıyor, erkekler boş mu gezicek? Böylece kadınlar iş yerlerinde olmazlarsa bu boşalan kadrolara erkekler atanır, işsizlik sorunu da kökünden çözülmüş olur.
Kulaklarımızı artıkım burda kapatıyoruz, çünkü onlarla yol ayrımına geldik … Gelelim şimdi tartışma kısmına:
Öncelikle şunu belirtmem gerek, "Ben cinsiyet ayrımına karşıyım", bu dünyaya erkek veya kadın olarak gönderilmek biz insanatın elinde olan bir mevzuat-ı umumiye değil.
Kaldı ki günümüzde eskiden "Erkek işi" dediğimiz bir çok işi kadınların daha iyi yapabildikleri su götürmez bir gerçek. Erişebilicekleri en yüksek mertebelere dahi eriştiler, bazıları başbakanlık bile yaptılar, hatta İngiltere Kraliçesi IIth Elizabeth gibi dünyayı yönettiler … Bu mevzuyu şimdilik fazlama kurcalamıyalım, günü gelince paylaşacam sizlerle.
Fakat gelgelelim ki yoldaki konuşan adama hak vermemek elde değil … Çünkü dünya kurallarının kadınlara evdeki işlere bakmayı ve çocuklarını yetiştirmeyi, erkeklere de çalışıp para kazanarak onların ihtiyaçlarını karşılamayı gerektirdiğini sanırım hepimiz biliyoruz … Ama günümüzde kurallar değişti … Masraflar arttı, kazançlar azaldı … Sizce neden?
Ben kadınlar çalışmasın demiyorum, elbette çalışsınlar, ekonominin içinde olmaları ve işlerin nasıl yürüdüğünü bilmeleri biz erkeklere bir şey kaybettirmez. Tam tersine, kadınlar kendi ufuklarını genişletirler …
Önemli olan karşılıklı sevgi saygı ve anlayıştır .. Bir de yıllardır tıkırında olan ekomoninin düzeltilip rayına oturtulmasıdır.
Haksızsam bana bunu söyleyin, çünkü fikirler tartışılarak doğru yolu bulabilirler ….
Şiddeti celallendirmeden doğuralım bence, çünkü karşımızdakine çatıcak olursak çehremize bu kez kendisi calellenicek bize ... Kaldı ki şafakalrın sönmesinden korkmamalı, çünkü güneş sabahtan ışıyınca mecburen suskunluklara konduruluyor :-) Çiviyi çakarken çekici sağlam tutmak gerek, çiviyi tutan ele kazayla vurmamak için ... Vurulucak olursa canı acır, bir de üstüne üstlük düzelmez :-(
Hayatımda ilk kez bir gül hedaye edildi bana bugün, ama hemcinsimden ... Yafu sevgililer günü geldi geçti gitti, neler yaşadığımı da siz biliyorsunuz zaten, şimdi bu gülün sırası mıydı? Bayram değil seyran değil, eşitnem beni niye öptü? Karanlıkta ablan sandım ondan öptüm baldız seni ...
Tam unuttum diyorken Yola devam ederken Köşe bucak gezerken Nerden geldi bu koku
Bu kokuyu sürmeyin Beni deli etmeyin Sevdiğimin kokusu bu Sürüp sürüp gezmeyin
Beni deli etmeyin Bu kokuyu sürmeyin Aşkımı depreştirip de İçimi titretmeyin
Kimbilir bu gidişin dönüşü olacak mı, kavuşur muyuz yoksa ayrılır mıyız bilmiyorum, ben bilmezsem bu konuyu kim bilir? Bir ilkbahar sabahı güneşle uyanıp çılgın gibi koşarak kırlarda çiçeklerle dans edip içinize yoğuşan duygulara engel olamayarak uçtuğunuzu, zamanında da kimseye aldırmadığınız için şimdi ne hallerde olduğunuzu hiç biliyor musunuz?
Փոքրիկ տղան մի վարդ տեսաւ Վարդ մի տեսաւ դաշտի միչին Վարդ մը տեսաւ ուրախացաւ Մօտիկ վազեվ սիրուն վարդին
Սիրուն վարդին կարմիր վարդին Կարմիիր վաարդը դաշտի միչին