Bu Blogda Ara

Sayfalar

02 Ağustos 2013

Engelleme

Son zamanlarda sanal ortamda bazı anlamsız engellemelerle karşı karşıyayım.
Beni bilirsiniz, sanal ortamda bildiğimi gördüğümü açık açık yazabilen biriyimdir.
Fakat bazı kendine güvenemeyen zat-ı az muhteremler benim gerek Facebok, gerek İnstagram, gerek Twitter, gerek Foursquare içinde bendenizden rahatsız olmuşlar, haber aldığıma göre.

Ben de bunlara karşılık bir süredir karar almışımdır, beni engelleyenlerin adlarını aleni ve açık şekilde, linklerini de vererek yayınlıyorum.
Çünkü birini engellemek tamamen acizlik işidir, engelleyenler tamamen gerizekâlıdır.
Ancak kendileri klavye deliğikanlılığından daha fazlasını beceremezler.
Birer megalomandır ve ancak kendi yaptıklarının beğenilmesini isterler, karşıt görüşlere saygıları da yoktur.

Aslında engellemeleri işime de gelmiyor değil, ben de açıkçası onlarla uğraşamam.
Lâkin bu dünya sadece kendilerine ait değil, bana nasıl ait değilse.
İşbu sebepten dolayı eğer beni engelliyorsanız ceza-i müeyyidelerime riayet edeceksiniz.

Şimdilik buradan adlarınızı açıklamak istemiyorum, ama beni ısrarla dellendirirseniz adlarınızı ve linklerinizi açıklamaktan büyük bir zevk duyacağımdan da emin olun!
Bu arada: Yine de canınız sağ olsun.

01 Ağustos 2013

İbne Çarşı'dan Kurtuldum

Şimdi böyle büyük bir müjdeyi sizinle paylaşmamak olmazdı.
Bir haftadır İstanbul'dan uzakta kankimle birlikte kafa dinledikten sonra döndüğüm ama her gelişimde ayaklarımın geri geri gittiği dükkânda zaten yalnızım canım da sıkılıyor, sonunda açtığım telefonda gelen haber bana dünyanın en mutlu insanı yaptı bugün beni.

Yirmi yıldan beri sürekli çalıştığım dükkândan artık el çektirildim patronum tarafından!

Artık ustama bir dolar daha kazandırmayacağım.
Artık komşu olacak bazı dallamaların iğrenç sözlerini işitmeyeceğim.
Artık sabah kaçta geldiğimin hesabını vermeyeceğim.
Artık akşam kaçta gittiğimin de hesabını vermeyeceğim.
Artık günde elli sefer çay söylemeyeceğim.

Kısaca, yirmi yıllık gözlerimin bozulduğu, saçlarımın döküldüğü, dişlerimin kırıldığı uyuz bir hayata veda etme zamanım geldi.
Hoşça kalın sevgili dallamalar, ben işimi bitirdim, siz kendi eğlencenize uygun birini nasıl olsa bulursunuz.
Öptüm sizi kocaman yanaklarınızdan, hade bana eyvallah!