Bugün aslında özel ve güzel bir gün. Şarkıda dediği gibi hava bile aşk kokuyor. Birbirini seven (!) çiftlerin en mutlu günü.
Hediyeler sürprizler yemekler kulaklara fısıldanan güzel aşk sözcükleri falan filân feşmekân başta olmak üzere bütün güzel duygular saklı kaldıkları yerlerden ortaya çıkmak için can atıyordu bugünlerde.
Hediyeler sürprizler yemekler kulaklara fısıldanan güzel aşk sözcükleri falan filân feşmekân başta olmak üzere bütün güzel duygular saklı kaldıkları yerlerden ortaya çıkmak için can atıyordu bugünlerde.
Çünkü bugün özel bir gün, mâlum tek başına geçirilemeyecek kadar da güzel bir gün.
Peki sevgili gençler bu kadar tozpembe mi her şey?
Ya da kendinizi ne kadar inandırabildiniz sahte duygularınızın gerçekliğine?
Hiç kuşkusuz bu konuda çok başarılı olan insanlar vardır etrafta ama dönüp kendinize sordunuz mu hiç kendi gerçeğinizi?
Neden hep insanlar yalnız olmaktan şikâyet ederler? Neden hayatlarında illâ biri olsun diye akla hayale gelmeyecek dolaplar çevirerek belki de sırf başkalarına inat olsun diye birini isterler? Hep böyledir demiyorum ama gerçekten bu kadar basit midir aşk?
Ya da hiç mi saygıyı hak etmez aşk?
Ya da nedir ki bu aşk?
Herkesin dilinde olan ama bir türlü tarif edilemeyen.
Edilse bile hep bir şeylerin eksik anlatıldığı ancak yaşayarak anlayabilirsin denen.
Ne elle tutulabilen ne gözle görülebilen.
Belki de bu karmaşıklık cazip geliyor insanlara, bu gizem bu heyecan.
Kim ya da nasıl olduğu önemli değil.
Kim ya da nasıl olduğu önemli değil.
Onu karşında gördüğünde heyecanını bastırmak için dudaklarını kanatacak kadar ısırmak değil.
Saçmasapan hareketler yapıp sonra da bu ben miydim deyip kızarmak da değil.
Bir bahane olsa da onu görsem sesini duysam demek hiç değil.
Aslında ne biliyor musunuz?
Yanımda olsun istediklerimi yapsın, birlikte gezip eğleneyim beraber fotoğraf çektireyim, sonra mutluluğumuza imrenerek şahit olsun diye herkesin görebileceği şekilde paylaşayım ve en nihayetinde ne kadar yakışan bir çift olduğumuz konuşulsun, insanlar imrenerek baksın, ruhum okşansın.
Olan bu işte.
Günümüz aşkları bu, daha doğrusu adına aşk deniyorsa tabi.
Saçmasapan hareketler yapıp sonra da bu ben miydim deyip kızarmak da değil.
Bir bahane olsa da onu görsem sesini duysam demek hiç değil.
Aslında ne biliyor musunuz?
Yanımda olsun istediklerimi yapsın, birlikte gezip eğleneyim beraber fotoğraf çektireyim, sonra mutluluğumuza imrenerek şahit olsun diye herkesin görebileceği şekilde paylaşayım ve en nihayetinde ne kadar yakışan bir çift olduğumuz konuşulsun, insanlar imrenerek baksın, ruhum okşansın.
Olan bu işte.
Günümüz aşkları bu, daha doğrusu adına aşk deniyorsa tabi.
Bir kitapta okumuştum yazar şöyle diyordu:
"Aşk, birdenbire gelir çalar kapını, zamanı yoktur. Aynı ölüm gibi."
"Aşk, birdenbire gelir çalar kapını, zamanı yoktur. Aynı ölüm gibi."
Ona karşı koyamıyorsan
Vakitsiz gelişine ses edemiyorsan
Yanındayken maskelerini atıp en saf halini alabiliyorsan
Gecen gündüzüne karışıyor ve buna engel olamıyorsan
Tam uyuyacakken onla ilgili hayallere dalıyor, uyumamak için kendini zorlasan da sonunda uyuyakalıyorsan
Uyusan bile rüyalarında hala onla beraber olabiliyorsan
İşte bunun adı aşktır.
Vakitsiz gelişine ses edemiyorsan
Yanındayken maskelerini atıp en saf halini alabiliyorsan
Gecen gündüzüne karışıyor ve buna engel olamıyorsan
Tam uyuyacakken onla ilgili hayallere dalıyor, uyumamak için kendini zorlasan da sonunda uyuyakalıyorsan
Uyusan bile rüyalarında hala onla beraber olabiliyorsan
İşte bunun adı aşktır.
Fakat günümüzde sahte duygular yaşamanın adı olmuş aşk. Sevsen de sevmesen de fark etmiyor nasıl olsa. O zaman hiç bitmeyecek aşklara ve aşıklara içelim bu gece.
Gününüz kutlu olsun Ey Aşıklar.
Gününüz kutlu olsun Ey Aşıklar.