Normal şartlarda bu saatte yazı yazmam, genelde uyuduğum bir saattir.
Fakat son zamanlarda sürekli sabahlamalarım ve kendi içimdeki gelgitler yetmiyormuş gibi bir de üstelik yazmakta olduğum ve bilgisayara aktarılması gereken bir yazım aradan geçen iki kocaman haftaya rağmen bitmeyince ister istemez sabahlamak zorunda kalıyorsun.
Bu sefer ben size neden sabahladığımdan bahsetmeyeceğim.
Facebok'ta bugüne kadar arkadaşım sandıklarım bazı zat-ı şahaneler son günlerde birer ikişer eksilmeye başladılar nedense.
Ama isteyerek, ama istemeyerek, ama hata olarak.
Bilirsiniz ki hatasızlık Allah'a mahsus.
Ama benim listemden ve benim arkadaşlığımdan rahatsız olup gidenler sakın ola unutmasınlar ki sebepsiz yere haber vermeden gidenler, pişman olduklarında hiç bir şey yokmuş gibi geçerli bir mazeretleri olmadan asla geri dönemezler.
Atalarımız ne demiş?
Gidenlere yol vermekten bahsetmiş, ben de onların yollarına güller serpmeye karar verdim biraz önce. Elimden geldiği kadar da yapacağım bunu. Daha da olmazsa birer kova su bile dökerim arkalarından.
İşte, şimdi benim arkadaşlığımdan sıkılıp gidenlere bir veda vakti geldi çattı.
Güle güle sevgili arkadaşlarım, bana bunca zaman yaptığınız arkadaşlıklar için sonsuz teşekkürlerimi sunarım.
İyi ki hayatıma girdiniz, ama artık gönlümün ve kalbimin mezarlığındasınız.
Sizleri asla ama asla unutmayacağım.
İnşallah yıllar sonra başka şartlar altında yeniden karşılaşırız.
Dünya küçük, dostluk büyük.