Moda dünyası şişmanlığı fazlama kabûl etmez.
O yüzden kadınları genelde göğüs doksan, bel altmış, kalça doksan santimetre çevreli olarak saymakta.
İdeal kadın ölçüleri olarak özellikle 1990'dan itibaren sürekli 90 - 60 - 90 olarak yazılmakta.
Gelgelelim gerçekten 90 - 60 - 90 olan kadın var mı dünyada?
Yaygın olan inanca göre dolgun göğüslü, ince belli, çıkık kalçalı kadınlar soba borusu gibi olan kadınlara nazaran daha doğurgan.
İngiltere'de kadınların belleri ile kalçaları arasındaki oran yüzelli yıl öncesine oranla 0.7'den 0.8'e çıkmıştır.
Kadınların bel çevresi 88, erkeklerin de 102 santimetreyi geçmemesi gereklidir.
Eski Yunan Tanrıçalarının heykelleri yapılırken kullanılan ölçüler 90 - 60 - 90 olup güzellik abidesinin koordinatlarıdır.
Kadınlarda ince bel zarafet ve güzelliğin en önemli koşullarından biri olarak kabûl edilir. Hâttâ 90 - 60 - 90 slogan hâline bile gelmiştir.
Tarihte kadınların ince belli görünme çabalarının en yoğun olduğu zamanlar ondokuzuncu yüzyılın ortalarına denk geliyor. O dönemde korse kullanımı her ne kadar yaygın da olsa 60 santim bel kalınlığı idealden uzaktı.
1920'li yıllarda kadınlar belleri ince görünmesi için korse takmaya başlamışlardır. Hâttâ sütyenlerin olmazsa olmaz tamamlayıcılarıdır korseler.
Fakat 1950'lerden sonra moda kavramı ve ideal kadın görüntüsü değişmeğe başladı.
Bu tarihe kadar dolgun göğüs, ince bel, estetik kalça ve ince bacaklar kesinlikle eleştirilir ve hiç yaklaşamazdı bile güzellik sınırlarına.
Günümüzde ise ölçüler 100 - 70 - 105 olarak değiştirildi, çünkü hızlı yemek salonlarının sağladıkları dengesiz beslenme alışkanlıkları insanları şişkolaştırmakta.
Gelgelelim bir önemli konu daha var:
Kadınlarda göğüs büyüklüklerinden daha önemli bir şey varsa o da bel ve kalça orantısıdır.
İstediğin kadar dolgun göğüslerin olsun, eğer düz bir bel ve dar bir kalçan varsa orantısızsın demektir.