Dünya üzerinde bazı memleketler vardır her köşesinden asalet akar, insanından tutun serserisine kadar. Ancak yine aynı Dünya üzerinde bazı şahıslar vardır ki seyr-ü sefer nizamnamesinden bihaber vaziyette olduğu hâlde ehliyet sahibi olmağa muvaffakiyet göstermiştir.
Tıpkı alttaki resm-i şerifte açık olarak görülen ve Karayköy'den Eminönü yönüde seyrettiğini sanan 34 ST 652 plâkalı tomofilin sürücüsü gibi.
Efenim işbu resm-i şerif İkibinon Yılında Avrupa Birliği Kültür Başkentliği yapmış olan İstanbul'da, hem de İstanbul'un tam merkezinde olan Galata Köprüsü'nde çekilip kayıt altına alındı.
Belirgin şekilde de görüldüğü üzere medeni memleketlerde girmenin yasak olduğu Çağdaş Tramvay Yolu'nun ortasında mahsur kalmış görüntüsü altında Çağdaş Tramvay'ın geçmesini ve seferini yapabilmesini de engellemekte.
Belki her gün kâğıt üzerinde tomofil girmesinin yasak olduğu yoldan seyr-ü sefere açık olduğu günlerden daha fazla tomofil geçiyor ama onlardan biri olan 34 HL 7690 plâkalı olan hiç olmazsa daha bir usturuplu, en azından Çağdaş Tramvayı sollamağa çalışmıyor.
Biz olayımıza dönersek 34 ST 652 plâkalı otomobili vura vura kıra kıra Çağdaş Tramvayın yolundan çıkartmağı başarmışlar ama bu zaman zarfında seferler aksamış.
Alttaki videodan izleyebilirsiniz.
Asıl kabahat ise bizim İstanbul Belediyesinde, çünkü Çağdaş Tramvay'ın raylarını Cevizlibağ'dan Kabataş'a kadar yaya geçitleri ve kavşaklar hariç olmak üzere neden tomofil girmesini fiziken de engelleyecek şekilde değiştirmez?
Bu dediğim şekli Habipler Çağdaş Tramvayı hattında çok güzel ve başarılı bir şekilde yaptı, tüm güzergâh boyunca yani Mescit-i Selâm'dan Topkapı'ya kadar Çağdaş Tramvayın yoluna herhangi bir başka taşıtın Te hârfi bile giremiyor. Aynı düzen neden Bağcılar ile Kabataş arasındaki Çağdaş Tramvayın yolunda olmasın?