İçinde bulunduğumuz Mart-ı Şerif Ayı gerçek anlamda kapıdan baktırarak kazma kürek yaktırıyor her ne kadar Cemreler havaya toprağa suya düştükten sonra dâhi olsa.
Bizim buralarda ünlü bir Bayazıd Kulesi vardır, eski zamanlarda yangın gözetleme kulesi olarak kullanılmış da olsa sonradan ertesi günkü havanın durumu hakkında gece vakitleri değişik renklerde ışıklandırılır.
Dün akşam gözlemlediğim kulenin ışıkları yeşildi, yeşil tuttu Kâbe'ye gitti, Kâbe'den döndü Hacc'a gitti.
Bugün sabah vakti de gökyüzü yağmura kavuştu çok şükür.
Bu arada şunu da eklemeliyim ki İstanbul Belediyesinin kaldırımlara döşediği taşlar mâlesef ayakları kaydırabilecek cinsten, olası bir yağmurda yürürken elinizde bir baston olsun.
Neyse ki yağan işbu yağmur sayesinde barajlarımız biraz olsun su görecek ve Yaz geldiğinde biraz az sususluk çekeceğiz.
Bu arada çoğunlukla kedilerin resimlerini çekerdim ama bugün bana bir adet köpek öyle bir poz verdi ki dayanamadım ve iznini de alarak resm-i şerifini çekip sizlerle paylaşıyorum.
Bizler hadi neyse şemsiye bulur korunuruz ama ya caddelerdeki ve sokaklardaki diğer canlı varlıklar ne yapsınlar söyleyebilir misiniz?