Dün idrak ettiğimiz bayram-ı şerifte memleketin içinde bulunduğu vaziyet-i umumiyeden en fazla akılda kalan hadise-i şeriflerden biri de Büyükada'daki Aya Yorgi'nin her yıl Yirmiüç Nisan günkü aşırı mahşeri kalabalığıydı.
Dün bir de hava da güzel olduğu cihetle onbinlerce şahıs Aya Yorgi'ye akın etti, haber-i şerife göre o kadar mahşeri bir kalabalık vardı ki aynasızlar bile yol boyunca vazifedelerdi.
Kiliseye girerek dua etmek isteyenler kapıda saatlerce beklediler.
İmdı avdet eyleyelim fasulyenin faide-i şeriflerine.
Aslına bakarsanız ben bu sahneleri daha önceleri yaşamış gibiyim, çünkü bir zamanlar birkaç sefer bendenizin de gitmişliğim vardır, hem de tam güününde.
Ancak ne yalan söyleyeyim o kadar kalabalığın arasına girmeyi beceremem.
Çünkü Aya Yorgi her gün açık, gidebilmek için illâ Yirmiüç Nisan'ı beklemek zorunda değilim.
Kafama esti miydi bir vapora atlayıp gidebilirim.
Yani günler çuvala girmediler.