Bu Blogda Ara

Etiler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Etiler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

13 Ocak 2023

Akmerkez'deki Unutulmuşluk

 Geçen hafta size bir yaşanmışlıktan bahsetmişti ben.
Bugün geldik bu yaşanmışlığın dördüncü bölümüne.
Bizim delikanlının genç kadına karşı hissettiği o olmaz olasıca duygular artmağa başlamıştı, sabahtan akşama işindeyken bile onu düşünüyor akşam eve gelirken daha yoldayken bile mesajlaşmağa başlıyorlardı, tabi o zamanların en revaçtaki ama artıkım günümüzde olmayan yazılımı Msn Messenger'de uzun uzun yazışmaları da keza. İşte bundan tam onbeş kocaman yıl önce bugünün tarihi Pazar gününe denk geliyordu, birlikte o Güneşli Pazar gününü değerlendirmeğe karar verdiler.
O zamanki Beyoğlu Metrosu Taksim'den Levend Dördüncü Kısım'a kadardı, henüz bırakın Yenikapı'yı ya da Hacı Osman'ı daha Şişhâne ve Maslak tarafındaki istasyonları bile inşa hâlindelerdi, Etiler Metrosu'nun ise esamesi bile okunmuyordu.
İşte bu şeraitte bindikleri metroda genç adamla genç kadın birbirlerine her ne olursa olsun aralarındaki irtibatı asla koparmayacaklarına dair söz vermişlerdi.


O yıllarda Akmerkez'in en üst katında bir sahne vardı, hâttâ ben ve o delikanlı bile bir bayram günü bir televizyonun canlı yayınına denk gelmiş ve bayağı eğlenmiştik.
Sahnenin o kısmında güzel bir masaya oturdular, ikisi de farklı yerlerden yummilenmek istemişti.
Sonradan delikanlı genç kadına da söyleyecekti bunu, o zamanın ayna kaplı direklerinden birinde bir habersizin çektiği kendileriyle hiçbir ilgisi olmayan bir resimde sevdaları sonsuza dek yaşayacaktı.


Yummilendikten sonra alt katlardaki vitrinlere biraz baktılar, norminâlde delikanlının pek hoşuna gitmese bile o günü genç kadının o vitrinlerde kendini kaybetmesinden çok hoşlanmıştı.
Artıkım hava kararmağa başlıyordu, çünkü o zamanlar saatlar Kış gelirken bir saat geri alınırdı, bizimkiler de Remzi Kitapevi'ye girdiler ve delikanlı orada genç kadına hayatının sırrını söyledi, ben bu sırrı biliyorum ama genç adama verdiğim söz uyarınca genç adam ifşa etmeme izin vermeden ben de söylemeyeceğim.


Bundan sonrası başka bir başlık gerektiriyor aslinda çünkü semt değişiveriyor artık.
Lâkin ne olursa olsun bir şeyleri anlamak istiyorsanız o şeyleri yaşayan kişilere sormalısınız.

24 Mayıs 2021

Avrupa Yakası

Şu uzun zamandan beri devam eden dünyanın bir numaralı komedisi Korona Morona sayesinde hayat iyice çekilmez oldu bana.
Ben de eski zamanların ve özgürlüğümüzün olduğu zamanlarımızın televizyon geyiklerine merak saldım.
Geçende başladığım ama sonunu henüz kaydedemediğim Bir Demet Tiyatro'dan sonra sırada Avrupa Yakası geldi.
Sıkılınca açıyorum bilgisayarımı izliyorum.


Mâlum-u âliniz aybaşı her ay gelip çatıyor ve memurda şafak atıyor. Sorarım sizlere nasıl geçiyorsunuz çarşıdan kasaba manava yakalanmadan?
Bu arada millette para olmadığına ben inanmıyorum çünkü para olmazsa bu kadar otomobil sokaklarda caddelerde bulunamaz zira otomobiller su yakmıyor ve burası da Birleşik Arap Emirlikleri gibi benzinin ücreti sudan ucuz değil.


Sizlere dizimizin asıl baş karakterleri olan Aslı ve Volkan'a hayat veren Gülse Birsel ve Ata Demirer'i yine bir Gülse Birsel dizisi olan Jet Sosyete'deki sahnesiyle takdim ederim.
Alttaki resimde ise aradan geçen oniki yıl sonraki farkları bulmanızı isteyeceğim.


Dizinin hikâyesinde Nişantaş'ta kurulu bulunan Avrupa Yakası adlı moda güzellik bakım ve aşk gibi revaçtaki konuların işlendiği bir dergide çalışanların ve aynı zamanda geleneksel lezzetlerimizin devam ettirilmeğe çalışıldığı Sütçüoğlu Muhâllebicisi ve de Nişantaş'ta her yıl değişen eğlence yaşamı mekânlarında geçen bazı hadiseler hicvedilmiştir.
Hikâyede geçen konular biraz Amerikanvari olan Sex And The City adlı diziden esinlenilmiş olsa dâhi izleyen herkesin kendisinden bir şeyler bulabileceği güzel bir aile dizisidir.
Ancak her neden bilinmez Youtube'de altmışbeşinci bölümü yoktur, daha doğrusu Atv yayınlanmasını engellemiş ve izleyicinin hakkını gasp ederek inoktalık yapmıştır.