Bu Blogda Ara

08 Haziran 2021

Deniz Salya Sümük Kusuyor

 Son zamanlarda oldukça sıkıntılı günler geçiriyoruz sevgili okuyucularım.
Üstelik hem sıkıntılı hem de zor günler.
Tüm bu yaşadığımız zor günlerin üzerine tuz biber eken salya sümük hadisesi mevzusunda ben de bugün bazı resimlerle katkıda bulunmak istiyorum.


Son zamanlarda İnokta Basında çıkan bizim deyimimizle Salya onların deyimiyle Müsilâj hakkında.
Suadiye kıyılarında dolanmaktayız, bir baktım ki deniz essahtan iyice kirlenmiş.
Aldım kameramı elime ve gördüğünüz sahneleri çektim.


Sahilin özellikle sığ kesimlerinde salya sümük çok daha belirgin şekilde ortaya çıkmakta.
Hani diyeceğim ki Marmara Denizi artık bizlerin baskı altında yaşamasından dolayı bunalıma girmiş de bunca yıldan beridir içine attıklarını kusmuş.
Nasıl ki insanların bazen midelerindeki besinleri sindiremeği beceremeyip kustukları gibi.


Hayatlarımızın önemli bir bölümü son birbuçuk yıl içinde çalındığı ve imdı da aşı için baskı yiyoruz ya, aslında Marmara Denizi bu tepkiyi vermekte çok ama çok geç kaldı.
Keşke birkaç yıl önce bu tepkiyi verseydi de hazır sokağa çıkma yasakları biraz gevşetilmekteyken biraz deniz girebilseydik.


 Bu yıl Marmara'da deniz girmek yok, çünkü bu kadar salya ve sümük kusmaktayken ne denize girilir ne de balık yummilenilir.
Eklediğim yüksek megabaytlı videoyu izlerseniz bana hakkımı vereceksinizdir.


Yine de az önce bahsettiğim İnokta Basının yazdığına göre sadece Marmara değil diğer denizlerimizin de vaziyet-i umumiyesi pek hayra âlâmet değil.
Peki biz deniz girmek için yurt dışına mı çıkmak zorundayız?
Yurt dışına çıkabilmek için aşı olmak zorunluluğu koydular bizlere küresel kapitâlist güçler.
Birkaç yıl öncesine kadar Koli Basili kaynayan Marmara Denizi kıyılarını pilâca çevirenler yine bizler değil miydik?
Türküz biz, nasıl ki bir zamanlar terlikle tank durdurduysak ne korona morona ne de salya sümük bize bir şey yapabilir.