Bu Blogda Ara

24 Aralık 2007

Temsil Tarihi Belli Oldu

Yine pazartesi sendromu baş gösteriyor. Tatilden çıkıp işe dönme zamanı, yoğun bir tempo bizi bekler, tabi Tiyatro da birlikte.
Bayram falan diyorduk, işte bayram da bitti.
Nasıl mı geçti? İşte orası biraz karışık, fakat hayatımda en büyük zevki Kınalıadada aldım, kocaman bayramda en güzel günümdü.
Kışın Kınalı'nın güzelliği de bir başkaymış, tam bir sessizlik hakim adada. İlk fırsatta bir pazar kaçamak yapacam, ama ne zaman? Daha belli değil, ama en kısa zamanda olacak herhal.
Bayramda provayı da erteledik bu arada, bugün temsil tarihimiz de belli oldu:
27 Şubat 2008 Çarşamba, Saat : 21:00, Yer : Yunus Emre Kültür Merkezi - Ataköy IXth Kısım.
Buyrun burdan yakın hele.
Çünkü daha ortada hiç bir şey yok, ne text, ne ezber, ne de mizansen.
Bakalım nasıl kalkacaz bu işin altından?

22 Aralık 2007

Kınalı'nın Kış Hâli

Bayramda prova yapar mıyız diye düşünürdüm, malesef yapmamaya karar verdik.
Birkaç gündür bazı adalı arkadaşlarla bir konumuz var, adada yaşayan dostlarımızı nasıl yapsak da karınlarını doyursakın planlarını yapmaktayız.
Uzun yazışmalardan sonra bugün bunu gerçekleştirmeye karar verdik.
Hepimiz birkaç hayvan yemi alacağız ve adaya gidip ne kadar kedi köpek varsa onların karınlarını doyuracağız.
Adada neler mi oldu o günü?
Adresi biliyorsunuz, Tatil başlıklı blogumda yazıyor.

20 Aralık 2007

Bayram Gelir Evime Evimize

İşte bir bayram daha geldi çattı. Bakalım bu kez kurban keserken kaç kişi kendisi kurban olacak?
Bizim için bayram bir tatil fırsatı, çünkü her gün çalışmaktan yorulan vücut birazcık dinlenmeye ihtiyacı olmalı.
Bugün yolda daha doğrusu evin önünde başıma küçük bir kaza geldi, ayağım kaydı, çamura saplandım, üstüm başım berbat durumda kaldı. Artıkım eve dönene kadar bu durumdayız, bakalım gün nasıl bitecek?
Bir de yeni alışveriş yaptım biraz uzun zaman sorna ilk kez.

02 Aralık 2007

Altın Sonbahar

Altın Sonbahar bizde yeni yeni yerleşen bir olgudur. Fakat bu yıl kutlamak için biraz sanırım geç kaldık.

Konunun özü içinde düşünürsek, sonbaharı uğurlayıp Kış Baba'yı karşılıyoruz ya, bu yılki tam süper oldu :)

Fakat Ortaköy'deki buluşma alanımıza gittiğimizde buz gibi soğuk bir hava karşıladı bizi. Evet, belki güneş vardı ama rüzgar bizi ısırıyordu. Bizi ısıtan tek şey kestane ve sıcak şaraptı, en azından ben böyle hissettim.

* * *

Altın Sonbahar Eskiden De Kutlanırmış

----

Yaz bitip de hasat zamanı sona erdikten sonra köylüler köy meydanında toplanırlar, önce şükrederler, ve gelecek yılın hasadının bereketli geçmesini Yukardakinden dilerlermiş. Sonra da getirdiklerini birbirlerine ikram eder, eğlence başlar ve günü kutlarlarmış.

Tabi bu gelenek günümüzdeki şehir hayatında unutuldu zamanla.

* * *

Şimdi Altın Sonbahar artık bir gençlik toplantısına dönüştü, her yıl daha da azalmakla birlikte geleceğimize bir miras bırakmamız lazım.

İşte bu da bilgisayar gençliğinin sonucu.

28 Kasım 2007

Tiyatro Hayatın Aynasıdır

Benim bir merakım da Tiyatrodur ve de bir süredir bir tiyatro topluluğuna üyeyim.
Elbette merakım da var tabi, çünkü insanın başına ne gelirse ya meraktan ya da rocktan gelir.
Bundan tam beş yıl önce sırf meraktan, biraz da can sıkıntısından arkadaşlarımın provasına sürpriz yapmak istememle başladı bu tiyatro merakım. O günden bu güne de hiç eksilmeden devam ediyor. Hala da aynı heyecanı her yıl duyuyorum.
Bakalım kısmetimizde neler çıkacak?
Gerçi roller henüz dağıtılmadı, henüz texti deşifre etmeye muvaffak ulamadık, çünkü eskimiş kağıt. Ama en kısa zamanda tüm bu zorlukları atlatıp bir an ewel sahnede siz sayın seyircilerimizle buluşmak için can atıyoruz.
Önümüzdeki günlerde bu heyecanlı konuyu sizinle paylaşmaya devam edeceğim.
----
Günün Şarkısı
----
Two Hearts
----
You make me invisible
Like sky you make my day
I feel so wonderful
Ooh oh dont let go
-
Deep in the dark of you
It feels like I never saw a sun
Should I shout for a rescue
Ooh oh dont let go
Ooh oh dont let go
-
[CHORUS]
Two hearts are beating together
I'm in love ooooh
I'm in love ooooh
Is this forever and ever
I'm in love ooooh
I'm in love ooooh(x2)
-
Looks good on the sunside
Hold on cuz I'm coming up for air
I can't even see up here
Oh oh oh don't let go
Oh oh oh don't let go
-
[CHORUS TILL END](x3)
----
Kylie Minogue
(2007)

17 Ekim 2007

Birthday

Bugün benim doğum günüm, otuzuncu yaşıma girdim mâlesef, yaşlılık sendromum başladı işte yine.
Hayatımda her zaman yalnız kutlardım, çünkü çok arkadaşlarım bu günü bilmezler, fakat bu yıl bir ilk gerçekleşti, Facebok'taki profilimde en az onbeş tane kutlama mesajları, hepsine teşekkür ederim buradan, iyi ki varsınız canlarım :-)
Kısacası Happy Börthdey To Me.

----
Günün Şarkısı
----
Paramparça
----
Saatim yok tam olarak bilemem
Biraz bira biraz şarap önceydi
Nasıl oluyor vakit bir türlü geçmezken
Günler hayatlar geçiyor

Kayıp bir bavul gibiyim havaalanında
Ya da boş bir yüzme havuzu sonbaharda
Çok mu ayıp hâlâ mutluluk istemek
Neyse zaten hiç hâlim yok

Bugün benim doğum günüm
Hem sarhoşum hem yastayım
Bir bar taburesi üstümde
Babamın öldüğü yaştayım
Bugün benim doğum günüm
Kelimeler büyüyor ağzımdan
Bildiğim tüm hayatlar
Paramparça paramparça

Takatim yok yine de telefon sarıldım
Son bir özür için tüm sevdiğim kadınlardan
Aradım mesajlar çıktı kapattım
Tele sekretere konuşamayanlardanım

Bugün benim doğum günüm
Hem sarhoşum hem yastayım
Bir bar taburesi üstümde
Babamın öldüğü yaştayım
Bugün benim doğum günüm
Kelimeler büyüyor ağzımdan
Bildiğim tüm hayatlar
Paramparça paramparça
----
Teoman
----

17 Eylül 2007

Metrobüs

Büyükşehir Çalışıyor
----
Sevgili belediyemiz isteyince ne kadar güzel şeyler yapabiliyormuş meğer. Londra Asfaltı'na orta şeritten bir yol yapmışlar bomboş, sadece otobüs için. Şimdilik otobüs.
----
Londra'ya Benziyor
----
Otobüslerin çokları çift katlı. Trafik de mecburen soldan, çünkü kapılar sağda, duraklar da ortada. Kendimi gerçekten de Londra'da olduğumu hissettim.
Tesadüf ki caddenin adı da "Londra Asfaltı", hangi akıllı koymuşsa adını, iyi ki koymuş.
----
Şimdilik Otobüs
----
Gerçek Metrobüsler şu anda bilinmeyen bir tarihte gelecek. Gazetelerin yazdıklarına göre 25 adet çift katlı İkarus, 8 adet yeni körüklü gıcır gıcır Mercedes, 17 adet de körüklü Mercedes Citaro sefer yapmaktalar.
Bunlardan maada 2 adet de numunelik Phileas marka gerçek Metrobüs bulunuyor. Fakat yol daha bitmedi ya, şimdilik vazife harici.
----
Güzergah
----
Cevizlibağ
Nakliyeciler
Merter
İncirli
Şirinevler
Yenibosna
Safraköy
Beşyol
Cennet Mah

03 Eylül 2007

Kağnı Arabası Bankalar

Bizim Çarşı çevresinde Türkiye'de faaliyet gösteren bütün bankalardan birer adet şubeleri mevcut.
Fakat bunlardan bazılarına işiniz düştü müydü, sıradan bir işleminizi yaptırabilmeniz en erken iki saat sürer. O kadar ağır ve yavaş çalışıyorlar ki insan beklerken uykusu gelip içi geçiyor. Sen uyuyorsun uyanıyorsun, eğer sıran geçmişse iyice sarpa sardın demektir. Çünkü tekrar numara almalı ve o kadar kişiyi tekrar beklemelisin.
Hadi beklemesi bir şey değil, bu yoğunlukta işlerinden de geri kalıyorsun üstelik.
Hani bankada sıra numarası aldığın saniye bir "Kağnı Arabası" yola çıksa, sıran gelip işlemin yapılıncaya kadar Ankara'ya varmış bulunur.
Bu bankaların adlarını şimdilik açıklamayacağım, bakarsınız bir dahaki yazıma kadar kendilerini düzeltme yeteneğini kazanmış olabilirler.
Ama şu kadarını söyleyeyim, bir tanesi bu yeteneği kazanmayı başarmaya muvaffak oldu.
----
Günün Şarkısı
----
Do It
----
You're standing at the door
I'm falling to the floor
You look even better than you did before
I'm staring at my feet
Wondering if I can do this
It's been a while but I couldn't forget you
-
[chorus]
Just a little look has got me feeling things
Just a little touch has got me seeing things
Just a little taste has got me off the chains
Doing things that I don't want to
-
Do it like you do it to me (I'm burning up)
Do it like you do it to me (It's not enough)
Do it like you do it to me (Just open up)
Don't you know how much
-
I want youWe're sitting real close and I can feel your breath
I wanna touch your hand but I lay back
'Cause you know this thing could sprial in the night
I've changed my mind I'm ready for you this time
-
[chorus x2]
-
We're sitting real close I can feel your breath
I wanna touch your hand but I lay back
We're sitting real close I can feel your breath
I wanna touch your hand I cannot fight it off
-
[chorus:] [2x]
----
Nelly Furtado
2006

27 Ağustos 2007

Sonunda Yağdı Yağmur Çaktı Şimşek

Ne güzel pişiyorduk sıcaktan, şimdi bu yağmurun yağmasının sırası mıydı?
Susuzluktan inliyecek, sıcaktan kavrulacak, ateşten pişecek, yamyamlar da yiyecekti bizi. Biz de kurtulacaktık. Alın diyecektik, biz yiyemiyoruz siz yiyin, boğazlarınızda kalıp midelerinize erişemeyelim.
Kaç aydır bekliyoruz biz birazcık yağmuru, siz biliyor musunuz acaba?
İşte beklediğimiz oldu sonunda, gözümüz Aydın, kulaklarımız Denizli, burnumuz Manisa, ağzımız Kütahya, alnımız da İzmir. Artıkım rahmet şöyle bir gökten boşanıversin, zaten boşanma davası devam ediyordu bir aralar. Ağustosun sonuna geldik, yağsın da asıl barajlarımız dolsun, şehir içine yağsa fazla bir yararı yok, malum.
Biraz da barajlarımızın üstüne yağsın asıl, çünkü Alibeyköy Barajı kurumuş durumda. Diğerleri keza, hatta Ankara'da su bitmiş.
Walla ben gazetenin yalancısıyım.
Yine aynı gazetede İzmit'deki yağmurun sadece bir saat içinde kenti teslim aldığını ve manzaranın İstanbul'un dere kesimlerini andırdığı yazmakta.
Hadi İstanbul'u anladık, eğer aynı durum İzmit'te de yaşanıyorsa vay bizim halimize.
Ben böyle vaziyeti sadece İstanbul'a özgü sanırdım, bakınız İzmit'de de oluyormuş. Küresel Isınma'nın sonucu, yağmadı mı yağmaz, yağarsa da sel götürür.
----
Günün Şarkısı
----
Yağmur
----
Yağmur yağıyor sokakta sırılsıklam ıslandım
Taksi hey taksi
Bu havada durmaz ki, neyse
Her şeye rağmen yürümek güzel İstanbul'da
Seni düşündüm ısındı içim
Ben seninle mutluyum
-
[CHORUS:]
Yağmur yağıyor şakır şakır
Şakır Ya Rabbi şükür şükür Ya Rabbi şükür şükür
Yağmur yağıyor içim kıpır kıpır
Ya Rabbi şükür şükür ya Rabbi şükür şükür
-
Taksi buldum sonunda
Güzel bir şarkı radyoda
Lay lalalay lalalay lalalay
Acıksam da ıslansam da
Sen varsın ya yolun ucunda
-
[CHORUS]
-
Gökten düşen damlalar kadar berrak kalbim şu anda
Üstümdeki bulutlar kadar uçtu ruhum bir anda
-
[CHORUS TILL END]
----
Göksel
2007

10 Ağustos 2007

Kel Kafanın Dayanılmaz Hafifliği

Hayatımda ikinci kez hafta arası berbere gidiyorum.
Dükkanda sorunlar üst üste, bu vesile ile saçlarım dökülüyor. Kurtulmak için kazıttım saçlarımı.
Nasıl olmuşum karar verin, yakışmış mı?
Her türlü eleştriye açığım, istediğiniz şekilde yazabilirsiniz.




Bu dörtlük de sizin için:
Bazen değişiklik iyi gelir insana
Hayatın değerini böyle anlasana
İyi geldi sanırım bu kel hal bana
Mutlu muyum acaba söyleyin ona

----

Günün Şarkısı

----

Hit Me Up

----

baby baby, just a little bit
baby baby, just a little more
baby baby, let me see ya
walk to me talk to me handle me right

-
I did cause a commotion
I can't help but make a scene
I ain't lookin for somethin premintent to get at me
If you run that, u can keep that
Tell you what it's gonna be
You better step up your game
Before you can step with me

-
Can't you see me walkin through the door
Maybe I should turn it up a little bit more
I can't help but feel responsible
For what the girls hate
And the boys adore

-

[CHORUS]
say hey what's it gonna be tonight
come hit me up
come hit me up
say hey party with me tonight
come hit me up
come hit me up
say hey we been running all night
come hit me up
come hit me up
I know you feel it cause you checking me right
come hit me up
come hit me up

-
baby baby, just a little bit
baby baby, just a little more
baby baby, let me see ya
Walk to me talk to me handle me right

-
I walk in jaws all be droppin
It's so electrified
Don't mean to intend my date
don't mean to make you loose your mind
if you want this work it for this
show me that you got what's right
you better make an impression
won't get another try

-
Can't you see me walkin through the door
Maybe I should turn it up a little bit more
I can't help but feel responsible
For what the girls hate
And the boys adore

-
CHORUS TILL END

----

Gia Farrell

2006

01 Ağustos 2007

Hayırlı Olsun Su Kesintileri Başladı

Bugün televizyonda bir haber gördüm.
Sonunda olacak olan oldu. Barajlarda sular bittiği için en son çareyi uygulamaya sokmak zorunda kalmışlar Ankara'da.
Kocaman kenti ikiye bölüp iki gün bir yarısını, diğer gün öteki yarısını susuz bırakacaklar.
Diğer illerimizde de durum pek hayra alamet değil. Yakında bizim de başımıza gelecek bir hadise.
Artıkım yağmur duası zamanı. İnşallah hayırlısıyla şöyle güzel bir yağmur yağar da birazcık feraha ereriz. Aksi takdirde önceden pişiyorduk ya, artık pişince bizi yiyecek yamyam da kalmayacak.
----
Günün Şarkısı
----
Let's Get Loud
----
Let's get loud, let's get loud
Turn the music up, let's do it
Come on people let's get loud
Let's get loud, let's get loud
Turn the music up to hear that sound
Let's get loud, let's get loud
Ain't nobody gotta tell ya
What you gotta do
-
If you wanna live your life
Live it all the way and don't you waste it
Every feelin' every beat
Can be so very sweet you gotta taste it
-
(You gotta do it) You gotta do it (You gotta do it your way)
(You gotta prove it) You gotta prove it (You gotta mean what you say)
(You gotta do it) Do it (You gotta do it your way)
(You gotta prove it) Prove it (You gotta mean what you say)
-
Life is a party, make it hot
Dance don't ever stop, whatever rhythm
Every minute, every day
Take them all the way you gotta live 'em ('Cause I'm going live my life)
-
(Hey! x8)
(You gotta do it) You gotta do it (You gotta do it your way)
(You gotta prove it) You gotta prove it
You gotta mean what you say
(You gotta do it) Do it (You gotta do it your way)
(You gotta prove it) Prove it
You gotta mean what you say
-
Let's get loud, let's get loud
Turn the music up to hear that sound
Let's get loud, let's get loud
Ain't nobody gotta tell you
What you gotta do
-
Let's get loud! (x6)
(Pump it up!)
Ah...(Hey! x8)
-
Life is meant to be big fun
You're not hurtin' anyone
Nobody loses
Let the music make you free
Be what you wanna be make no excuses
-
You gotta do it (Do...)
You gotta do it your way (What you wanna do)
To gotta prove it (Say...)
You gotta mean what you say (What you wanna say)
You gotta do it (Go...)
You gotta do it your way (Where you wanna go)
You gotta prove it
You gotta mean what you say (Just do it, ohh)
-
Let's get loud, let's get loud
Turn the music up to hear that sound
Let's get loud, let's get loud
Ain't nobody gotta tell you
What you gotta do
----
Jennifer Lopez
1994 World Cup

25 Temmuz 2007

Avrupa Birliği Ve Banliyö Trenleri

Konu bazen insanın aklına bir yerden gelir diğer yerden gider. Ama bazen ilhâm bile gelmez.



Bugün konu yine kendiliğinden geldi. Zaten her konu da gelir beni bulur.
Ben yıllardır diyorum "Avrupa Birliği bizi aralarına almıyorsa bir bildiği var, biz de maşallah onları bu tezlerinde haklı çıkartmak için elimizden geleni ardımıza koymuyoruz."

Gelelim bu tezimin sebebine:
Dünyanın hiç bir memleketinde trenlerin dışlarında seyahat edilmez.
Fakat İstanbul - Halkalı Banliyö Trenlerinde özellikle son otuz yıldır kapı dışında seyahat etmeyen insan kalmamıştır sanırım, bu yolda binlerce canlar telef oldular. Her trende en az yirmi otuz kişi, günde de binlerce insan. Artık gerisini hesap edin.
Şimdi bir de her istasyonda bir anons var, kısaca "Kapılar kapatılacak ve kapı açık gidilmeyecek" denilmesine rağmen hâlâ salkım saçak gidiyoruz. Üstüne bir de kabahât makiniste bulunuyor.
Bakın beyler, Avrupa'da böyle bir vaziyette makinist treni kesinlikle hareket ettirmez, zaten oradaki millet medeni olup asla bizim gibi değillerdir, herkes emirlere uymak zorunda. Eğer idareden böyle bir emir gelmişse -ki zaten aslında ilk yapıldıkları zaman bu kural konuldu- hem makinist hem de yolcular bu emre itaat etmekle mükelleftirler.
Bu trenler bizim paralarımızla yapıldı, onu korumak birinci vazifemizdir.
----
Günün Anonsu
----
Sayın Yolcularımızın Dikkâtine:
Güvenliğiniz açısından hareket halindeki Banliyö Trenlerinden inmeye veya binmeye çalışmayınız.
Vagon kapılarını açmayınız ve açmaya zorlamayınız.
Kapılara kesinlikle yaslanmayınız.
Kapılardan sarkmayınız.
Sizlere daha iyi hizmet verebilmek için trenlere sahip çıkınız.
Görevlilere lütfen yardımcı olunuz.
Göstermiş olduğunuz hassasiyete Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları olarak teşekkür ederiz.

24 Temmuz 2007

Sıcakların Rövanşı

İki gündür sıcaklık yine arttı.
Biz pişiyoruz, bize yamyam lazım, yok mu yiyecek birileri?
Isınma bir şey değil su bitiyor bu gidişle suyumuz kalmayacak, netekim yakında kesintiler başlar, zaten Ankara'da su bitmiş diyor gazeteler. Malum seçim bitti.
Bir de insan terliyor üstelik. Bu terle vücuttan atılan suyu toplarsak Kınalıada'dan Kuşadası'na kadar deniz olur. Bu yeni denizimizde de hem yüzülür, hem de bir Pazar Kayığı, bir de Şirket-i Hayriye vapuru, üstüne bir de İdare-i Mahsusa vapuru yarış yapar.
Aman sayın okurlarım, bol bol su için bu sıcaklarda, zira giden terin yerine suyu ancak böyle koyabilirsiniz.
Hadi kendınize iyi bakın, beni özleyin anacım, baaaayy!
(Nebalet, Olacak O Kadar Televizyonu, 1985 - 2000)
----
Günün Şarkısı
----
Ain't It Funny
----
Estoy... Loca...Enamorada...De ti
-
It seemed to be like the perfect thing for you and me
It's so ironic you're what I had pictured you to be
But there are facts in our lives we can never change
Just tell me that you understand and feel the same
This perfect romance that I've created in my mind (In my mind)
I'd live a thousand lives, each one with you right by my side
But yet we find ourselves in a less than perfect circumstance
And so it seems like we'll never have the chance
-
[CHORUS]
Ain't it funny how some feelings you just can't deny
And you can't move on even though you try
Ain't it strange when your feeling things you shouldn't feel
Oh, I wish this could be real
Ain't it funny how a moment could just change your life
And you don't want to face what's wrong or right
Ain't it strange how fate can play a part
In the story of your heart
-
Sometimes I think that a true love can never be (Never be)
I just believe that somehow it wasn't meant for me
Life can be cruel in a way that I can't explain
And I don't think that I could face it all again
I barely know you but somehow I know what you're about (You're about)
A deeper love I've found in you and I no longer doubt
You've touched my heart and it altered every plan
I've madeAnd now I feel that I don't have to be afraid
-
[CHORUS]
Ain't it funny how some feelings you just can't deny
And you can't move on even though you try
Ain't it strange when your feeling things you shouldn't feel
Oh, I wish this could be real
Ain't it funny how a moment could just change your life
And you don't want to face what's wrong or right
Ain't it strange how fate can play a part
In the story of your heart
-
I locked away my heart
But you just set it free
Emotions I felt held me back from what my life should be
I pushed you far away
And yet you stayed with me
I guess this means that you and me were meant to benny
-
[CHORUS X3 TILL END]
----
Jennifer Lopez
2001

11 Temmuz 2007

Kylie?

Şimdi neden sevgili Kylie Minogue'nin şarkılarını sürekli yazarsın da başka sanatçının şarkıları yok dersiniz diye kısa bir açıklama size:
1. Hayranlık
2. Sevgi
3. Şarkıları hoş ve güzel
4. Fazlasını sormayın, çünkü tamamen duygusal.


Teşekkür Ederim, sıradaki bu günün şarkısı hepinize armağan olsun canlarım:
----
Günün Şarkısı
----
I Should Be So Lucky
(Bayağı Şanslı Olmalıyım)
----
İn my imagination there is no complication
I dream about you all the time
İn my mind a celebration the sweetest of sensation
Thinking you could be mine
İn my imagination there is no hesitation
We walk together hand in hand I'm dreaming
You fell in love with me
Like I'm in love with you
But dreaming's all I do
If only they'd come true
-
I should be so lucky
Lucky lucky lucky
I should be so lucky in love
I should be so lucky
Lucky lucky lucky
I should be so lucky in love
-
İt's a crazy situation you always keep me waiting
Because its only make believe
And I would come a-running to give you all my loving
If one day you would notice me
My heart is close to breaking and I can't go on faking
The fantasy that you'll be mine I'm dreaming
That you're in love with me
Like I'm in love with you
But dreaming's all I do
If only they'd come true
-
I should be so lucky
Lucky lucky lucky
I should be so lucky in love
I should be so lucky
Lucky lucky lucky
I should be so lucky in love
I should be so lucky (so lucky, so lucky)
I should be so lucky I, I, (I, I)
I should be so lucky (so lucky, so lucky)
I should be so lucky
I, I, I, I, I, I, I, I, I, I
-
İn my imagination there is no hesitation
We walk together hand in hand I'm dreaming
You fell in love with me
Like I'm in love with you
But dreaming's all I do
If only they'd come true
-
I should be so lucky Lucky lucky lucky I should be so lucky in love
(repeat  fade)
----
Kylie Minogue
1988

Not: Kylie bu şarkıya iki adet klip çekti.

07 Temmuz 2007

Yalnızlığın Dayanılmaz Hafifliği

Sonunda yalnız kalabildik.
Belki biraz kafa dinliyebilecek, belki de daha fazla kötüleşecek, kim bilir?
Gerçi artık dükkanda bir partnerim var ve ben ilk kez yalnız kalmıyorum, fakat başımda ustam bir haftalığına yok. Neyse, şimdilik bu konuyu birazcık Es geçelim.
Öyle ya da böyle bugünü de akşam ettik. En büyük konumuz NTV'deki Live Earth konserleri.
Hani sponsorsuzluk sebebiyle ya da bulamama beceriksizliklerinden Istanbul ayağı iptal edilince Çevre Bakanımız Sayın Osman Pepe'nin (yanlışım varsa düzeltin) Yedikule Hisarı'nda organize ettiği ve giriş biletinin sadece kağıt, pet şişe, pil ya da naylon poşet olan konser.
Aslında bu konser sabahliyin programımda yoktu, Bebek Bahçesi'nde boş boş otururken aklıma geldi. Asıl niyetim biraz yürüyüştü, ama ayaklarımı ayakkabım sıkınca programımı değiştirdim.
Günde başımdan geçenler yine her zamanki olduğu şekilde "Tatil" sitemde.
Ama şu kadarını burdan yazayım, dönüş otobüsünde şapkamı unuttum.
Konserde neler oldu derseniz, bir sürü insanın pisliği gene Yedikule'yi doldurdu tabi.
Sabaha kadar sürdü mü bilmiyorum ama ben erken ayrılmak zorunda kaldım, yarın adaya gidiceğim çünkü, sevgilime söz verdim malum.
----
Günün Şarkısı
----
Turn It Into Love
----
Do you believe I'd let you down
Your jealous heart gave you the runaround
You couldn't see
That I would always be your friend
-
If you can look inside your heart
And understand what's tearing you apart
You gotta trust someone
Don't let hate get in the way
-
CHORUS:
Just turn it into love
Turn it into love
And open up your heart and you'll
Never feel ashamed if you
Turn it, turn it, turn it into love
-
When all your other friends are gone
I'll still be here to help you carry on
If you have faith in me
Then I'll believe in you
-
You are the first thing on my mind
Do you believe I wouldn't have the time
I have to make you see
You can't push the pain on me
-
CHORUS:
Just turn it into love
Turn it into love
And open up your heart and you'll
Never feel ashamed if you
Turn it, turn it, turn it into love
Just turn it into love
Just turn it into love
Just turn it into love
Just turn it into love
-
If you can look inside your heart
And understand what's tearing you apart
You gotta trust someone
Don't let hate get in the way
-
CHORUS:
repeat & fade
----
Kylie Minogue
1988

30 Haziran 2007

Kınalı Ah Kınalı, Senden Nasıl Kopmalı

Yine günlerden Cumartesi, bitlerim kanlanıyor. Bütün hafta bunalmışım zaten, Week-End'imi iple çekiyorum. İşler desen hafiflemiş, ben de hazır bugün ustam yokken hedefe Kınalıada'yı koymuşum.
Bu kez Kınalıada Topraklarına ayak basmayı başardım. Benden mutlusu var mı acaba şu anda?
Ada aslinda pek de değişmemiş diyemem, ama değişim biraz olumlu yönde.
Bakalım bu sezon nasıl geçecek?
Adada yaşadıklarım "
Tatil" adlı Web-Blog'umda okumamazlık etmeyin sakın.
----
Günün Şarkısı
----
Got To Be Certain
----
You keep on asking me
Why can't we be together
I keep saying won't you wait a while
What's all the hurry
I thought we had forever
I just need time 'til I can make up my mind
-
I'm not asking for
A love to last forever
I don't expect to get a guarantee
It's just that I believe
Lovers should stick together
I'm only saying
Won't you wait for me
-
CHORUS:
I've got to be
Got to be certain
I've got to be so sure
I've had my share of hearts broken
And I don't wanna take that any more
-
I've got some friends who say
Boys are all the same
They're only looking out for just one thing
-
I'm only hoping that
You won't turn out like that
I need some time 'til I can make up my mind
-
Been hurt in love before
But I still come back for more
I was such a fool
I couldn't stop myself
If you believe in me
If you want our love to be
I know you'll wait for me, oh, oh, oh, oh
-
CHORUS:
-
Oh, oh, oh, oh
Oh, oh, oh, oh
I'm not asking for
A love to last forever
I don't expect to get a guarantee
It's just that I believe
Lovers should stick together
I'm only saying
Won't you wait for me
-
CHORUS:
-
repeat & fade
----
Kylie Minogue
1988

24 Haziran 2007

Kınalı Kalmamış, Heybeli İster Misiniz?

Günlerden Cumartesi. Çarşı atelyeleri biraz erken kapanır bugün, yani yarım tatil günüdür. Bir de Yaz mevsimi tabi, herkes ya Adalar'da, ya Kumburgaz'da, işe gelmeyen bir takım vatandaş da Çınarcık'ta. Tabi ki bunların haricinde kalan yerlerde de bulunanlar mevcut.
Ben de karar verdiydim ki bugün Kınalıada'ya Deniz Sefasını yapmaya gitmek, hem de bu arada bazı arkadaşlarıma baskın yapmaya karar vermiştim.
Fakat malesef sadece üç dakika yüzünden 16:30 vaporunu kaçırdım.
Normalde Sirkeci'den hareket etmesi lazım gelen Ada Vapurları -her ne hikmetse- artık Kabataş'tan hareket ediyor bir süredir. Çarşı'dan Kabataş'a gitmenin en çabuk yolu da tramvaydır. Fakat yolu kesilmezse tabi. Önce Sultanahmet ışıkları, sonra Gülhane durağı, Eminönü'de önündekinin yan makasa geçmekte zorlanması, en son da Kabataş'ta diğer tramvayın istasyonu boşaltması -ki öteki hat boştu- yüzünden daha merdivenden inerken, bir de baktım vapur hareket etmiş. Yan tarafta deniz otobüsü iskelesi var, fakat 16:45 seferi sadece Büyükada ve Heybeliada'ya gidip dönüyor. Ben de hedef değiştirip Heybeliada'ya gittim.
Heybeliada'daki gözlemeler http:haykointatil.blogspot.com adresinde.
Ama şanssızlıklar burda bitmedi, dönerken de aynı sebeplerden 24:00 trenini de kaçırmayayım mı?
Burdan yazıyor ve soruyorum: Vapur ve Tramvay şirketlerinin ne yapma-ma-ya çalıştıklarını bana anlatacak birileri varsa lütfen bana da anlatsın. Çünkü bu kaçırmalar sebebiyle tam 20.00 YTL zarar ettim.
Bir de deniz otobüsleri neden adaları birbirlerinden ayırıyor? Zaten ücreti yüksek (5.50 Ytl). Bu fiyatlarla yolcu da biraz zor bulurlar, neden tekmil ada gitmezler?
----
Günün Şarkısı
----
Umbrella
----
[Intro: Jay-Z]
(Uh huh, uh huh)
Ch-Yeah(Uh huh, uh huh)
RihannaGood girl gone bad(Uh huh, uh huh)
Take three... Action!(Uh huh, uh huh)
Hov!
[Jay-Z (Rihanna)]
No clouds in my storms
Let it rain, I hydroplane into fame (Eh, eh, eh)
Coming down with the Dow Jones
When the clouds come we gone
We roc-a-fella (Eh, eh, eh)
We fly higher than weather and G5's are better
You know me, an anticipation for precipitation
Stacks chips for the rainy day (Eh, eh, eh)
Jay
Rain man is back with little miss sunshine
Rihanna where you at?
[Verse 1:]
You had my heart, and we'll never be worlds apart
Maybe in magazines but you'll still be my star
Baby 'cause in the dark you can't see shiny cars
And that's when you need me there
With you I'll always share because
[chorus:]
When the sun shine we'll shine together
Told you I'll be here forever
Said I'll always be your friend
Took an oath, I'mma stick it out 'til the end
Now that it's raining more than ever
Know that we'll still have eachother
You can stand under my umbrella
You can stand under my umbrella
(ella ella eh eh eh)Under my umbrella
(ella ella eh eh eh)Under my umbrella
(ella ella eh eh eh)Under my umbrella
(ella ella eh eh eh eh eh-eh)
[Verse 2:]
These fancy things will never come in between
You're apart of my entity
Here for infinity
When the war has took his part
When the world has delt it's card
If the hand is hard together we'll mend your heart because
[chorus:]
When the sun shine we'll shine together
Told you I'll be here forever
Said I'll always be your friend
Took an oath, I'mma stick it out 'til the end
Now that it's raining more than ever
Know that we'll still have eachother
You can stand under my umbrella
You can stand under my umbrella
(ella ella eh eh eh)Under my umbrella
(ella ella eh eh eh)Under my umbrella
(ella ella eh eh eh)Under my umbrella
(ella ella eh eh eh eh eh-eh)
[bridge:]
You can run into my arms
It's okay, don't be alarmed
Come into me
There's no distance in between our love
So gonna let the rain pour
I'll be all you need and more because
[chorus:]
When the sun shine we'll shine together
Told you I'll be here forever
Said I'll always be your friend
Took an oath, I'mma stick it out 'til the end
Now that it's raining more than ever
Know that we'll still have eachother
You can stand under my umbrella
You can stand under my umbrella
(ella ella eh eh eh)Under my umbrella
(ella ella eh eh eh)Under my umbrella
(ella ella eh eh eh)Under my umbrella
(ella ella eh eh eh eh eh-eh)
[Outro:]
It's raining (raining)
Oh baby it's raining (raining)
Baby come into me
Come into me
It's raining (raining)
Oh baby it's raining (raining)
You can always come into me
[only in album version:]
Come into me
It's pouring rain
It's pouring rain
Come into me
Come into me
It's pouring rain
----
Rihanna 2007

30 Mayıs 2007

Mesai

Bizim dükkanda mesai bitimi -neden bilinmez- her gün değişir.
Bazen 19:00, bazen değil, genelde 19:30, şimdilerde ise 20:00 veya 20:30 falan.
Ama sabah 8:31'de gelsek hala fırça yiyoruz iki saat boyunca.
Evet, erken gelmek güzel bir şey, bunu ben de biliyorum, ama bir dükkanın açılış saati olduğu kadar bir de kapanış saatinin olması gerekmez mi?
İş kanunu mesaiyi günde 8 saat diyor, bizim yaptığımız gibi 13 - 14 saat değil.
Hem bir konu daha var canımı sıkan: Madem biz 20:00'lara kadar çalışıyorsak bankalar ve resmi daireler neden 17:00 olunca paydos edip gidiyor? Bir de üstüne üstlük zaten Cumartesi çalışmıyorlar, şunların paydos saatleri şöyle bir 19:00'a alınsa mesela, daha iyi olmaz mı? Hem sayın başbakanımız da çok çalışmamız gerektiğini söylüyor, peki bu düzenlemeyi neden yapmıyor?
Bugün saatler tamı tamına 17:59'u gösterirken Mahmutpaşada Çiko mağazası kapanıyordu, bir emanetim vardı onlarda, almayı başaramadım malesef.

19 Mayıs 2007

Bayramda Su Savaşı

Geçen haftaki yazımda belirttiğim üzere sevgili ezeli rakibimizle onların sahasında karşılaştık.
Günlerden bugün bayram, fakat bayramlaşmaya geldik, bizi nasıl bir meydan muharebesiyle karşıladıklarını zaten herkes biliyor, televizyon ayrıntılarıyla gösterdi. Tepemize atılan binlerce su şişesinin arasından canımızı zor kurtardık.
Sonradan haber aldığıma göre bize beşbin pet bardak pet su atmışlar, fakat Maliye denetlemesinde bu şişelerin sadece ve sadece üç tanesinin fişini kesmişler, geri kalan dörtbindokuzyüzdoksanyedi adedinin fişi yok, dolayısıyla bir de vergi müfettişleriyle başları derde girmiş.
Saha içine gelince, biz bu Atatürk'ü Anma Ve Gençlik Ve Spor Bayramı'nda oynanan mücadeleyi yine kazanıp, hem geçen yılın intikamını ahz-u kabz eyledik, hem de kocalık vazifemizi ifa eyledik.
Bu olaylı bayram mücadelesinden sonra Futbol Federasyonu -artık eşşek değil ya- kulübün sahasını beş müsabakadan men etti.
Sadece Futbolda değil, Basketbol ve Voleybol dallarında hem erkekler hem de kadınlar mücadelelerinin hepsinde birden tam ondört kez mağlup etmişiz.
Fakat biz bayram günüyle biraz daha sakin karşılanmayı beklerdik.
Bu ayıp da onlara bir kırk elli yıl yeter.
Fakat ne yaparlarsa yapsınlar, biz onları çok seviyoruz, çünkü onlarsız ligin tadı çıkmıyor.
----
Günün Şarkısı
----
Tell Me What You Like
----
Tell me baby, what do you want?
Ooh
Just tell me what you like
-
Midnight candlelight
You and I
Promised to share love for life
But I must have been a fool
'Cause me and you
Don't talk the way we used to
I just need to know
I'm in need of an explanation
'Cause I know that we still can make it right
With no words love is complication
Do you love me baby?
-
Just tell me what you like
What you want
Tell me what you like now
Tell me what you like
What you need
Tell me what you like baby
-
Remember when we played
Ran through the rain
Love was laughter, love was right
I never shed a tear
When you were near
Passion was never ending, yeah
Then you hurt me so
But I feel only pure compassion
'Cause I know that we still can make it right
With no words love is complication
Do you love me baby?
-
Just tell me what you like
What you want
Tell me what you like now
Tell me what you like
What you need
Tell me what you like baby
Tell me what you like
-
You know and I know we can make it
Give me a reason just tell me what you like
I don't want us to put our trust into time
I just need to know
-
Tell me baby, what do you want?
Ooh, got to tell me
I need to know
Tell me now
Tell me baby what do you need?
Ooh, got to tell me
Just tell me what you like
What you want
Tell me what you like now
Tell me what you like
What you need
Tell me what you like baby
Tell me what you like
----
Jessica Folcker
1998
----
Bu şarkı da tüm Galatasaraylılara kapak olsun:
Ne İstiyorsunuz Bizden, Biz Size Ne Yaptık?

17 Mayıs 2007

Yüz Yıllık Şampiyonlar

Fenerbahçe, 100. kuruluş yılını kutladığı 2006-2007 sezonunda elde ettiği şampiyonlukla, Avrupa'da 100. yılında şampiyon olan 13. takım oldu. Sarı-Lacivertliler, Türkiye'de de Beşiktaş'ın ardından 100. yılında şampiyon olan ikinci ekip oldu.
Avrupa futbolunda 100'ün üzerinde takım 100. yılını geride bırakırken, Beşiktaş ve Fenerbahçe'nin de aralarında bulunduğu 13 takım, 100. yıllarında şampiyonluk elde etti.

Avrupa'da 100. yıllarında şampiyon olan takımlar şöyle:
1-Celtic (İskoçya) 1888
2-FC Porto (Portekiz) 1893
3-Sparta Prag (Çek Cumhuriyeti) 1893
4-Kopenhag (Danimarka) 1893
5-Göteborg (İsveç) 1894
6-Juventus (İtalya) 1897
7- Barcelona (İspanya) 1899
8- Milan (İtalya) 1899
9- Bayern Münih (Almanya) 1900
10- Lazio Roma (İtalya) 1900
11-Beşiktaş (Türkiye) 1903
12-Chelsea (İngiltere) 1905
13-Fenerbahçe (Türkiye) 1907

13 Mayıs 2007

Şampiyonluk

Şampiyonluk Destansı bir duygudur, hele önceki yıl kılpayı yüzüp yüzüp kuyruğuna getirdikten sonra elindekini sezon boyunca ezdiğin rakibine altın tepside kaptırdıktan sonra ertesi yıl öldü denilen sezonda küllerinden yeniden doğarak, üstelik Turkcell Süper Lig'in bitimine henüz iki kocaman hafta kala düşmanının kutsal müttefiğinin elinden söke söke almak, sorna da ununu eleyip eleğini duvara asmak.
Bir de daha güzeli geçen yıl senin elinden şampiyonluğu alenen çalan rakibinle bu yıl henüz oynamamışsın.
Stresli geçen bir kocaman yıl ve herkes sana karşı. Sen ise tüm saldırılara tek başına göğüs geriyorsun.
Ama karşındakiler senin büyüklüğünü anlamamakta hala ısrar ediyorlar.
----
Günün Şarkısı
----
Like A Prayer
----
[Intro:]
Life is a mystery, everyone must stand alone
I hear you call my name
And it feels like ... home
[chorus:]
When you call my name it's like a little prayer
I'm down on my knees, I wanna take you there
In the midnight hour I can feel your power
Just like a prayer you know I'll take you there
[Chapter One:]
I hear your voice, it's like an angel sighing
I have no choice, I hear your voice
Feels like flying
I close my eyes, Oh God I think I'm falling
Out of the sky, I close my eyes
Heaven help me
[chorus:]
When you call my name it's like a little prayer
I'm down on my knees, I wanna take you there
In the midnight hour I can feel your power
Just like a prayer you know I'll take you there
[Chapter Two:]
Like a child you whisper softly to me
You're in control just like a child
Now I'm dancing
It's like a dream, no end and no beginning
You're here with me, it's like a dream
Let the choir sing
[chorus:]
When you call my name it's like a little prayer
I'm down on my knees, I wanna take you there
In the midnight hour I can feel your power
Just like a prayer you know I'll take you there
-
Just like a prayer, your voice can take me there
Just like a muse to me, you are a mystery
Just like a dream, you are not what you seem
Just like a prayer, no choice your voice can take me there
[Vocal:]
Just like a prayer, I'll take you there
It's like a dream to me
----
Madonna Louise Veronica Ciccone
1989

10 Mayıs 2007

Yorgunluğun Dayanılmaz Hafifliği

Kuşlardan haber aldığıma göre bir kaç gündür yeni yazılarımı okuyamamaktasınız sanırım.
Hani her zaman karamsar konuşurum ya, yine karamsar yazılarla içlerinizi karartmaya hiç niyetim ve tabi hakkım yok. İşte bu yüzden, sırf bu yüzden ben sizi fazla sıkmadan geçtiğimiz haftayı bir zahmet es geçmeniz menfaatiniz icabı.
Bu aralar yorgunluktan geberiyorum, parmak kımıldatacak halim yok, sebebi de uykusuzluk, bir de bahar alerjisi de cabası, hepsinin üstüne işlerin yoğunluğu, canı sıkılan acele ettiriyor.
Ha, bir de yeni bir oyuna takıldım, daha doğrusu bir arkadaşım önerdi bana, POPOMUNDO adında. Acaip güzel bir oyun, sanal olarak bir musıkişinasın hayatta karşılaşabiliceği olayları çok güzel design etmiş. Bir girince iki saat çıkamıyorum.
----
POPOMUNDO
----

Popomundo internet üzerinde oynanan bir "rol yapma" oyunudur, oyuncular sanal müzik sanayisinde şöhrete kavuşmaya çalışırlar. Oyun gerçek zamanlı oynanır ve siz oynamıyorken bile gelişmesini sürdürür.
Popomundo, grafikleri ve sesi olan geleneksel bir bilgisayar oyunu değildir. Hayal gücü yüksek eğlenceli bir kitlenin olduğu haftada bir iki kez kontrol etmenizin yeteceği bir oyundur.
Hiç bir zaman bilgisayara karşı oynamazsınız, ilişki kurduğunuz her karakter dünyanın bir noktasında oyunu oynayan gerçek bir kişidir.
----
Günün Şarkısı
----
Calling
----
The sun is going down on me
As she surrenders to the sea
So steal the night and fly with me
I'm calling, I'm calling
-
The moon is high on me and you
Is my message breaking through
Darkened skies that once were blue
Are falling
(So hear me now)
-
Calling out your name
Burning on the flame
Playing the waiting game
In my calling
In my calling
(Forever and ever)
-
Through distant lands, through mountain streams
My river's running through your dreams
There's an ocean in between
Forever and ever
-
Chasing shadows through the years
I whisper softly to my dear
Be sure to know that I am here
Forever
-
(So hear me now)
Calling out your name
(A wish that could come true)
Burning on the flame
(I'm reaching out to you)
Playing the waiting game
In my calling
In my calling
Whispers in the air
(I dream you into life)
Hear a lover's prayer
(I pray for you tonight)
I can feel you there
In my calling
In my calling
-
No man is an island
That's an empty sin
Discovery is a journey
Just have to let me in
-
Calling out your name
(A wish that could come true)
Burning on the flame
(I'm reaching out to you)
Playing the waiting game
In my calling
In my calling
Whispers in the air
(I dream you into life)
Hear a lover's prayer
(I pray for you tonight)
I can feel you there
In my calling
In my calling
-
No man is an island
(A wish that could come true)
That's an empty sin
(I'm reaching out to you)
So steal the night and fly with me
I'm calling
-
Hear my calling
----
Geri Halliwell
2001

06 Mayıs 2007

Arızalı Trenler

Malum-u aliniz, bizim 1955'den beri işletilen sevgili elektrikli banliyö trenlerimiz çok (!) çalıştıkları için herhalde galiba sanırsam, sık sık arızalanırlar. Artık Sirkeci'de mi fark edilir, yoksa yolda mı bozulup kalır, tamamen kısmet işidir.
Arıza-ı şerif Sirkeci'de fark edilse ne ala, en fazla birinden inip ötekine binersin, ama oturuyorsan ayakta kalabilmen veya ayaktaysan oturabilmen şans veya şanssızlığına yakalanabilirsin. Bunun dışında kaybın en çok beş dakikadır.
Yok, eğer arıza yolda çıkarsa mecburen yolda kalırsın, sonraki tren senin bulunduğun treni geçmez, o da önündekinin yani arızalı olan trenin yolu boşaltmasını bekler.
Aksi istikamette seyreden trenin geri çevrilmesi ise çok çok daha büyük bir mucize gerektirir. Fakat bir kez bu olay vukua gelmiştir.
Benim sorum arızalı treni göz göre göre neden sefere çıkarırlar? Bir bileniniz varsa yanıtlasın bunu.
----
Günün Şarkısı
----
Ne Me Quitte Pas
----
Ne me quitte pas, il faut oublier
Tout peut s'oublier qui s'enfuit deja
Oublier le temps des malentendus
Et le temps perdu à savoir comment
Oublier ces heures qui tuaient parfois
A coups de pourquoi le coeur du bonheur
Ne me quitte pas, ne me quitte pas
Ne me quitte pas, ne me quitte pas
-
Moi je t'offrirai des perles de pluie
Venues de pays où il ne pleut pas
Je creuserai la terre jusqu'après ma mort
Pour couvrir ton corps d'or et de lumière
Je ferai un domaine où l'amour sera roi
Où l'amour sera loi, où tu seras reine
Ne me quitte pas, ne me quitte pas
Ne me quitte pas, ne me quitte pas
-
Ne me quitte pas, je t'inventerai
Des mots insensés que tu comprendras
Je te parlerai de ces amants là
Qui ont vu deux fois leurs coeurs s'embraser
Je te raconterai l'histoire de ce roi
Mort de n'avoir pas pu te rencontrer
Ne me quitte pas, ne me quitte pas
Ne me quitte pas, ne me quitte pas
-
On a vu souvent rejaillir le feu
De l'ancien volcan qu'on croyait trop vieux
Il est paraît-il des terres brûlées
Donnant plus de blé qu'un meilleur avril
Et quand vient le soir pour qu'un ciel flamboie
Le rouge et le noir ne s'épousent-ils pas ?
Ne me quitte pas, ne me quitte pas
Ne me quitte pas, ne me quitte pas
-
Ne me quitte pas, je ne vais plus pleurer
Je ne vais plus parler, je me cacherai là
À te regarder danser et sourire
Et à t'écouter chanter et puis rire
Laisse-moi devenir l'ombre de ton ombre
L'ombre de ta main, l'ombre de ton chien
Ne me quitte pas, ne me quitte pas

05 Mayıs 2007

Cadde-i Bağdad

Çocukluğumdan beri Bağdad Caddesi adlı yol benim için gizemlidir.
Çünkü koca İstanbul'un en güzel caddesidir.
İki yanında sıra sıra yaşlanmış ağaçları, şık binaları, medeni insanları, temiz kaldırımları, kızıl çam kokusu, toprağın rengi -kızıldır aslında, ama ortaya çıkarabilmek için biraz eşelemek gerekir-, lüküs semtleri, hâlâ ayakta kalabilmiş olan birkaç tane de olsa köşkleri, yeni yeni açılan restorantları, sarı renkli yeni model dolmuşları, İett ve İoaş Otobüsleri, artık sadece Bostancı'dan Kadıköy istikâmetine akan veya duran trafik ki şimdilerde yol bir şerit daraltıldı, kaldırım genişledi, kısacası bu mıntıka bir âlemdir.
Sözün kısası muhakkak gidip görmeniz gereken yerlerdendir.


Bir zamanlar burada defile bile yapıldığına dair güzel bir resim geldi huzurlarınıza.
İlerideki zamanlarda sizlere daha güzellerini yazmak da kısmet olsun isterim.
----
Bağdad Caddesi'nden Geçen İ.E.T.T Otobüsleri
----
4 : Kadıköy - Bostancı
4A : Kadıköy - Üst Bostancı
4C : Kadıköy - Erko Sitesi
16 : Kadıköy - Pendik
16D : Kadıköy - Yemek Sitesi
16Y : Kadıköy - Yakacık
114 : Beşiktaş - Bostancı
124 : Mecidiyeköy - Bostancı
125 : Yenikapı - Üst Bostancı
130 : Kadıköy - Tuzla
222 : Kadıköy - Pendik
ER2 : Kadıköy - Erenköy
GZ2 : Kadıköy - Göztepe
FB2 : Kadıköy - Fenerbahçe
----
Semtler veya Durak Adları
(Gidiş İstikâmetine Göre)
----
Ayrılış
Yıldızbakkal
Şükrü Saraçoğlu
Kızıltoprak
Ihlamur
Konak
Feneryolu
Selâmiçeşme
Çifte Havuzlar
Göztepe
Yeniyol
Santrâl
Caddebostan
Erenköy
Kantarcı
Çınardibi
Şaşkınbakkal
Şen Sokak
Suadiye
Çatalçeşme
Tan Sokak
Bostancı
----
Günün Şarkısı
----
Je T'aime
----
D'accord il existait d'autres façons de se quitter
Quelques éclats de verre auraient peut-être pu nousaider
Dans ce silence amer j'ai décidé de pardonner
Les erreurs qu'on peut faire à trop s'aimer

D'accord la petite fille en moi souvent te réclamait
Presque comme une mère tu me bordais me protégeais
Je t'ai volé ce sang qu'on aurait pas dû partager
À bout de mots de rêves je vais crier

Je t'aime Je t'aime
Comme un fou comme un soldat
Comme une star de cinéma
Je t'aime je t'aime
Comme un loup comme un roi
Comme un homme que je ne suis pas
Tu vois je t'aime comme ça

D'accord je t'ai confié tous mes sourires tous mes secrets
Même ceux dont seul un frère est le gardien inavoué
Dans cette maison de pierre satan nous regardait danser
J'ai tant voulu la guerre de corps qui se faisaient la paix

Je t'aime Je t'aime
Comme un fou comme un soldat
Comme une star de cinéma
Je t'aime je t'aime
Comme un loup comme un roi
Comme un homme que je ne suis pas
Tu vois je t'aime comme ça

(Elektro Gitar Solo)

Je t'aime Je t'aime
Comme un fou comme un soldat
Comme une star de cinéma
Je t'aime je t'aime
Comme un loup comme un roi
Comme un homme que je ne suis pas
Tu vois je t'aime comme ça
Tu vois je t'aime comme ça
----
Lara Fabian
1996