Bizim buralarda birileri tarafından zamımıza konmadan zaman geçmez.
Önce yıllardan beridir kullanmakta olduğum ve çok da Memnun Kaygısız olduğum Vodafon cep telefonu konuşma ücretime tam Ondörtmilyon Türk Lirasıcıklık kallâvi bir "Zamcık" sonra da fırınlarda satılmakta olan bildiğimiz Ekmek'e Beşyüzbin Türk Lirasıcıklık bir başka "Zamcık" yapılır.
Vakt-i zamanında rahmetli Levent Kırca'nın "Zamımıza Koduğu" bir videosu vardı, hatırlayanlar olacaklardır şimdi.
Ama bizim asgari ücretlerimize koduğu zamcık piyasadaki ücretlere yetişemiyor artık.
Belki göze görünmeyebilen "Elli Türk Kuruşu" ya da anlayacağımız anlamda yazayım "Beşyüzbin Eski Türk Lirası" hiçbir şey değil gibi görünüyor, kaldı ki bunun kat kat fazlasını neye harcamıyoruz ki?
Ancak imdı avdet eyleyelim zurnanın zırt dediği yere, ya da Olacak O Kadar şarkısında geçen zülf-i yâre dokundurulduğu yere, sıkı durun.
Yılın her günü günde sadece iki ekmek alan ya da almak zorunda olan vatandaşımın cebinden çok sıkı durun tamı tamına "Üçyüzaltmışbeş" Günümüzün Türk Lirası ya da daha açık söyleyeyim "Üçyüzaltmışbeşmilyon Türk Lirası" fazla çıkmak zorunda kalacak, kaldı ki asgari ücrete yılbaşına kadar zam gelmeyecek.