Yeni yılın daha doğrusu İkibinyirmi Yılının ilk saatlerindeyiz, bu sefer Gece Metrosu'nu bizzat görme fırsatına erişti ben sonunda.
Hani bunca aydan beridir yazıyorum veya kışıyorum ama bir türlü görememiştim.
Genel olarak söyleyeyim ki Gece Metrosu'nun varlığı insana biraz güven özveri tecrübe sağlıyor.
Gelelim içeriden çektiğim resm-i şeriflere:
Gece Metrosunun sefer aralığının yirmi dakika olduğunu işbu mevzuat-ı umumiyenin vukua avdet eylediği ilk günlerde de söylemişti ben.
Bu vesile ile ben de Gayrettepe'de yaklaşık olarak onbeş dakika boyunca gelecek olan treni bekledim.
Metro zamanında geldi çok şükür, norminâl şeraitte Metroda resim çekmek serbest değil ama işbu sıkıntıda Ayfon sağ olsun imdadıma yetişti.
Bu da beni aslında pek uzun olmayan ama yürünmesi de pek kolay olmayan Gayrettepe ile Taksim arasındaki mesafeyi çabucak kat etmemi sağlayan Metro vagonunun içi.
Beyoğlu Metrosu ilk açıldığı zaman yapılan bir deneme seferinde rahmetli Sakıp Ağa (Sabancı) bu trenler için "Uçtuk uçtuk" demişti televizyonda.
Görüldüğü üzere aslında Gündüz Metrosu'ndan o kadar çok farklı değil, genel olarak Taksim'e doğru giden kalabalığı taşıyor, asıl kalabalık elbette ki Taksim'de konuşlanmış vaziyetteydi.