Hayatın güzel bir yanı da sevdiğiniz birine çiçek almak ve armağan etmektir.
Ancak her zaman çiçekler yeni sahiplerine bağzı şeyhler söyleseler bile çiçeği alan şahsın işine gelmediği ve götü kalktığı için o çiçeği çöpe de atabilir.
Bazen çiçeği getirenin gözü önünde, bazen de buluştuktan sonra, ama ne olursa olsun çiçeği verenin gözü önünde çöp kutusuna atmak çok büyük bir saygısızlıktır.
Ya da birine arkadaşları kankileri tarafından sırf duygularıyla taşak geçmek için bir karşı cinsin kâleminden bir mektup yazılır ve kurbana verilir.
Kurban da zavallım güzelce süsünü verir, çiçeğini alır, buluşma yerine gider.
Ancak karşı cinsteki insanın bu buluşmadan haberi bile olmadığı gibi sonradan kurbanla taşak bile geçmişliği vardır.
Yine de delikanlıya buluşma mektubunu yazan arkadaşları buluşma saatından bir yarım saat kadar sonra buluşma yerine gelirler ve bir adet İnek'i de birlikte getirirler.
Tabi oyuna geldiğini anlayan kahramanımız arkadaşlarını hemen kovalamağa başlar, çiçek de bu arada çöpe gider.
Menekşeler mavidir Güller kırmızı derlerdi bir zamanlar.
Bugünkü kırık kâlplerimizi bu yukarıda bahsettiğim hadiselere borçluyuz.
Bahsettiğim davranışlardan hangisinin onurlu olduğunu sorarsanız esasında hiçbiri, ama yine de ucu açık bir konu.