Ben çocukların akıllı telefonlarla kendilerini aptallaştırmalarına karşı olduğumu söylemekle yazıma başlıyorum. Eskiden yani bizim çocukluğumuzda cep telefonu mu vardı?
Bizim eve sabit telefon bile ben onüç yaşımdayken bağlandı, ki o zamanlar telefon sahibi olmak bile meşakkâtliydi. Henüz özelleşmesini bir tarafa koyalım Ptt'den bile ayrılmamış olan Türk Telekom'a telefon isteğinizi dilekçeyle bildirdikten en az altı ay sonra telefon bağlanırdı. O dönemden birkaç yıl öncesi ise bu altı aylık süre en az bir yılı bulurdu. Eski topraklar bunu bilirler.
Ancak günümüzde sabit telefonların resmen miadı doldu, birçok insan artık evinde telefon bulundurmuyor, bulunduranlar da Wayfi için tutuyorsa tutuyor.
Birçok işletme dâhi cep telefonlarıyla iş yapmakta ne yazık ki, buna kargo firmaları dâhil.
Ancak bu yazımdaki konu bu değil, sadece lâf lâfı açtı, ben konumuza döneyim en iyisi.
Şimdi anlatacağım araştırmanın konusu çocukların günde ikibuçuk saate yakın bir zamanını akıllı telefonlarla geçirdikleri zaman.
İngiltereli bazı bilim adamları kendilerini akıllı telefonlarıyla oynamaya vermeyip üşenmemişler araştırmışlar, on yaşından itibaren ergenlerin günde ortalama olarak yüzotuzbeş dakikalarını ki bu da iki saat onbeş dakika ediyor, akıllı telefonlarla oynayıp üstüne de görüntülü konuşmayla zamanlarını harcadıklarını ortaya çıkartmışlar.
Ne yazık ki anneler kendileri işlerini görürken çocukların ellerine telefonu veriyorlar ve onunla oyalanmasını istiyorlar.
Bu günlük geçen zaman toplandığında çocuklar ondört yaşlarına eriştiği zaman hayatlarının yaklaşık altı aylarını akıllı telefonla harcadıklarını gösteriyor.