Bu Blogda Ara

03 Aralık 2011

Çalışmak

Biraz sonra okuyacağınız yazı uzun zamandır Facebok'umda yayınlıydı, ama Blog'uma taşımaya karar verdim :-))
Sayın Aziz Nesin'in aynı yazısından alıntıdır ... Bilgilerinize :-))

Onu bunu anlamam, insanlar çalışıyor durmadan çalışıyor, çalıştıkça da kazanıyorlar. Kim derse ki çalışmakla para kazanılmaz, tamamen lâf, bir kulaktan girer ötekinden çıkar. Hayatta başarmak için çalışmalı :-)
Bakın size çalışkan insanların hayatlarını anlatayım da onlardan örnek alın ... Size Baditto Ailesini anlatıcam. Bu ailenin hikayesi çalışanların her işi nasıl başardıklarının kanıtıdır. Kuşkusuz bu dünyada Badittolardan daha çalışkanları da vardır fakat ben onları tanıdığım için onları anlatıyorum.
Baditto Ailesi çok geniş bir ailedir. Salamon Baditto, Jozef Badittonun oğludur, Jozef Markonun yeğenidir, Marko Yankonun amcasıdır, Yanko Mordahayın kardeşidir, Mordahay Mişelin damadıdır, Mişel de Moizin kaynıdır. Moiz Baditto da ... Durun durun aklınız karışmadan ben size başka bir yöntemle anlatıcam, gaz sobasıyla ... Gaz sobası hem benim kolayca anlatabilmem, hem de sizin daha kolay anlayabilmeniz için bir yardımcı araç olacak :-)

Efenim şimdi İstiklâl Caddesindeyiz. Şu büyük mağzanın vitrinindeki gaz sobasını görüyorsunuz sanırım. Boy boy çeşit çeşit ... Hangisini beğendiniz? Evet çok güsel ama eteketine bakın 2120 Lira ...
Biz en iyisi şu eteketinde 750 Lira 63 Kuruş olan sobaya bakalım. Bu gaz sobasının macerası Baditto Ailesinin ne kadar çalışkan insanlar olduklarını çalışan insanların da nasıl hakederek kazandıklarını anlatmaya yeter de artar :-)

İzak Baditto'nun Perşembe Pazarı ile Arap Cami aralarında bir ardiyesi vardır. Sokaklardan, yangın yerlerinden, çöplüklerden birtakım adamların kağıt, paçavra, eski teneke, cam kırığı, demir parçaları topladıklarını görmüşsünüzdür. İşte bütün bunlar İzakın ardiyesine gelir, burda toplanır, çeşitlerine göre ayrılır. İzak Baditto sayesinde yüzlerce adam para kazanır. Ayrıca Baditto vergi de verdiği için devlet bütçesine katkısı da vardır ...

Ama biz gaz sobasını anlatıcaktık. Bu dağlar gibi yığılmış paslı teneke, çinko, kırık demir parçalarını görüyorsunuz ya ... Bunları İzak Baditto kilosu 12 kuruştan yeğeni Moiz Baditto'ya satar.
Satış yazıhanede olduğu için satılan bu hurdaları ne eski sahibi İzak, ne de yeni sahibi Moiz görmüştür.

Moiz Baditto kayınbiraderi Fredi Baditto'ya telefon eder.
İhracatçı Fredi Baditto'ya hurda demir ve tenekeleri kilosu 15 kuruştan satar. Fredi de yüzünü bile görmedği hurdaları İngilteredeki Jak Baditto'ya kilosu 17 kuruştan satar. Hurdalar da gemiyle İngiltereye gönderilir.

Çalışmak çok iyi şeydir. Moizin ve Fredi'nin sayesinde bir çok insan, yazıcılar, daktilolar, katipler, bekçiler para kazanır, hem de memlekete döviz de girer, ayrıca vergi de verirler.

İngilteredeki Jak Baditto satın aldığı bu hurdaları amcası David Baditto'ya kilosu 20 kuruştan satar. Davit'in fabrikasında bunlar levha, çubuk ve tel haline getirilir. Davit de bunları Adam Baditto'ya kilosu ortalama 25 kuruştan satar.

Adam Baditto'nun gaz sobası yapan fabrikası vardır. Burda her beş kilo kadar teneke, çinko ve demirden bir gaz sobası yapılır, boyanır ve cilalanır.

"Adam Baditto & Brothers" Firması İstanbul'daki temsilci Josef Baditto'ya bir öneri mektubuyla birlikte içinde fabrikasının yaptığı sobaların resimleri bulunan bir katalok gönderir. Bu katalıkta da vitrinde gördüğünüz sobaların fiyatı Türk Parasıyla 85.00 Liradır.
Fabrikanın İstanbul temsilcisi Josef Baditto, kardeşi ithalatçı Avram Baditto'ya sobaların ithal hakkını 20% temsilcilik hakkı olarak 102.00 TLden satar. Avram da 20% ithalatçı karıyla 122.40 TL fiyatla sobaların ithal müsadesini Haim Baditto'ya satar.

Haim Baditto işlerini daha kolay yürütebilmek için Ahmet Türkoğlu ile ortak bir şirket kurmuştur. Bu şirket de "Bank Nerien"in üçte bir hissesine sahiptir. Haim Baditto kendi bankasından 8% faizle para alır. Böylece sobanın fiyatı 134.44 TL olur. Ahmet Türkoğlu şirket adına ithalat müsadesi alır. Haim de bu lisansı 8% yasal kar hakkıyla yani her sobayı 145.20 TLden Mihail Baditto'ya satar. Mihail de bu işi 20% karla komisyoncu Mişon Baditto'ya verir.

Çalışmak çok iyi şeydir. Çalışma sayesinde bizim sobaların İngiltere'deki depoda durdukları yerde fiyatları 174.40 TLye yükselir.

Komisyoncu Mişel Baditto işi nakliyat şirketi sahibi Salamon Baditto'ya bırakır. 40% nakliye bindiği için sobaların fiyatı olur size 208.94 TL. Nakliyeci Salamon Baditto dayısı sigortacı Yasef Baditto'ya malları 6% ile sigorta ettirir. Fiyat şimdi 221.48 TLdir ve bu şekilde gümrüğe gelir.

Çalışmak çok iyi şeydir. Çalışan Baditto Ailesi sayesinde bir sürü insan hayatını kazanır. Bundan başka gümrükte ithal edilen sobalardan 32% gümrük vergisi de alınır, bütçemiz kabarır. Çünkü gaz sobamız gümrükte 292.36 TL olmuştur.
Merak edilicek hiç bir şey yoktur, kesinlikle haksızlık olmaz. Kuruşu kuruşuna hesapları tamamdır.
Gümrüğe gelen sobaları Yasef Baditto damadı Mişel Baditto'ya 20% ile, yani 350.84 TLden devreder.
Mişel Baditto yazın gelen sobaları kışa kadar gümrük antrepolarında beklettiği için 6% ardiye parası ile sobalar 372.35 TLye yükselir. Tam kışın da Mişel Baditto 20% kârla satar, sobalar 446.83 TL olmuştur.

Ne Adam, ne Mişel, ne Haim, ne Mişon, ne Yasef, ne de Mordahay, yani Badittolardan hiç birisi sobaların yüzünü bile görmemiştir. Onların masalarına sadece bir takım kağıtlar gelir gider, onlar da bu kağıtların üstlerindeki bir takım pulları imalarlar, işte o kadar ... Bütün bu alış verişlerde ellerine para da alıp saymazlar ama çalışkanlıkları sayesinde durmadan kazanırlar ...

Mordahay Baditto görmediği gaz sobalarını 20% ithalatçı karıyla toptancı Fedon Baditto'ya, Fedon da görmediği gaz sobalarını 20% ile kuzenine satar. Fiyatı oldu size 625.52 TL, bitti mi? Bitmedi ...
Toptancı Fedon Baditto gaz sobalarını 20% karla, yani 750.63 TLden eniştesi İzak Baditto'nun mağzasında satar.

İşte vitrindeki gördüğünüz soba, bu sobadır. Peşin 750 Türk Lirası 63 Türk Kuruşu :-)
Taksitle alsanız 890 TLdir, aslinda 84 kuruşu da vardır ama onu da alıcıya ikram ederler :-)

Parası olanlar bu sobayı alırlar. Dört beş yıl sonra bozulup da kullanılmaz olunca da atarlar. Çöplükten birisi alır, kilosu 5 Kuruştan İzak Badittonun hurda ardiyesine satar, İzak da biraz önceki sırayla diğer Badittolara :-) Bu devridaim mekanizması Con Ahmetin icadı değil, bizzat Baditto Ailesinindir.
Fizikte okumuşsunuzdur ya, doğada hiç bir şey kaybolmaz ... İşte kanıtı ortada :-)

Ben onu bunu anlamam, çalışmak çok iyi şeydir. Badittolar çalışkanlıkları sayesinde binlerce insanın hayatlarını kazanmasına sebep olurlar, devlete de binlerce lira vergi öderler. Onların çalışması sayesinde 85 liralık gaz sobası 890 lira olur :-)

Ah çalışmak ne iyi şey ... Bir arkadaşım bu gaz sobalarından bir tane taksitle almıştı. Tembel herif taksitlerini ödiyemedi :-( Borcunu ödememek gibi bir ahlaksızlık var mı dünyada? Ama Badittolar onu mahkemeye verdiler, radiosuna buzdolabına haciz kodurup çatır çatır paralarını aldılar. Badittolar ne arkadaşımın yüzünü ne de sobanın yüzünü görmüştü.

Ben size Badittoları örnek göstererek çalışkanlığın yararlarını neden anlattım biliyor musunuz?
Ben çok tembelim de ondan ... Tam dört yıldır bir gaz sobası almak istiyorum, bir türlü almıyorum. Bu yoldan geçerken şu vitrinin önünde durup içerdeki sobaya bakarım. Baditto Ailesine her yıl bir damat girdiğinden ya da yetişen çocuklardan biri iş sahibi olduğundan her yıl soba fiyatları da yükselir. Bu yıl Nesin Baditto da damat olduğundan soba fiyatları yüzde yirmi daha zamlandı :-)

Temellik çok kötü şey, bir türlü alamıyorum şu gaz sobasını ... Çünkü günde sadece onsekiz saat çalışabiliyorum :-) Yirmidört saat çalışsam herhalde alabilirdim :-)
Ama tembellik çok kötü, başarmak için çok çalışmalı ... İşte Badittolar ortada.