Örgün eğitimde bir kural vardır, sınavlarda üç yanlış bir doğruyu götürür.
Yani otuz soruluk bir sınavda yirmiyedi adet soruyu doğru cevaplamanıza rağmen üç adet yanlış yaparsanız alacağınız not yirmiyedi değil yirmialtıdır, Çünkü bu üç yanlış toplanmış ve doğru cevapladığınız sorulardan birinin puanını yanlışlar hanesine yazılmasına sebep olmuştur.
Ancak okuldaki öğretilenlerden ziyâde konumuzu hayatın gerçeklerinde araştırmaya başlarsak bazı şeyler daha değişik olarak çıkıyor karşımıza.
Bazı insanlar vardır dünya üzerinde yaşayan, bunların ortak özelliği her zaman yalan söylemek ve işin daha da tuhafı bu söyledikleri yalana kendileri de inanmaktadırlar.
Ancak bir yalan yüzünden yıkılan güveni ve huzuru geri getirebilmek kolay mıdır?
Yalan söyleyen insan söylediği kişiye sadakâtsizliğini de kanıtlamış olmuyor mu?
Bir insan aslında her zaman sadece kendisini kandırabilir, karşısındaki insan bir defa kanar ama başka sefer kanmaz, hâttâ bu sefer yalan söyleyen kişinin söylediği doğruları bile sorgulamaya başlar.
Ahanda işbu mevzuat-ı umumiyede benim söyleyeceklerim bitmiştir.
Herkesi yalancı kişilerin şerrinden korumasını Gök Tanrı Tengri'den niyâz eyleyerek bitirdim.