Bu Blogda Ara

Sayfalar

15 Şubat 2010

Sevgililer Günü Sornası

Bunca zamandır dolamışım dilime, şu Sevgililer Günü dedikleri nesne-i şerif aslinda seıradan bir günmüş :-)
Sevgilin yok, karışan yok, dırdır eden yok, hediye bekliyen yok, oh babam ne rahat Lüküs Hayat ... Sabah akşam sürekli keyfe bak, gelsin katlar, gitsin yatlar, yaz gelsin Adaya git, kış olunca da Modaya baskına, aradığını bulamazsan al eline yayla oku, iskeleden Nişantaşın alt kenar orta noktasını göz gez ve arpacıktan aynı hizaya getir, hazır dalmışken bir de Etilerden çık, yalnız çıkarken de Ak Atı karalama ... Çünkü kadın aklı kara atın Tayfun, ak atın Bora olduğunu söyler ... Eee, ne yapalım, bu dünya kadınların dünyası ...

Her şeye rağmen sevgilisizlik zor, kaldı ki hayatımdan bir "Hoşçakal" demeyi çok görüp beni de arkasından yaşlanmış gözlerle bırakarak giderken benden beraberinde az şey götürmedi değil :-(
Varsın demesin, benim için hiç de önem arz etmemekte zerre kadar ...
Hem herkes sevgili sahibi olucak diye bir kural olmadığını sanırım yazmıştım. Yoksa kışmış mıydım? Ama yanlız olunca bir şeylerin eksik kaldığı doğru.
Böylece bir yılı daha sevgilisiz geçirdik, ama ben mutsuz muyum? Hayır, asla değilim, ama son üç yıldır başımdan geçen bazı duygusal gelgitler beni biraz fazlama sıkmaya başladı artıkım ...

Bir zaman yazmasam dahi beni özleyin sevgili şekerler ... Goodbye