Bu Blogda Ara

Sayfalar

02 Şubat 2011

Cennet

İnsan sevdiklerinin hakkın rahmetine kavuştuğunda cennete gidiceğine tereddütsüz inanır.
Fakat yine de kahrolur gidişlerine.
Çünkü bir daha göremiyecektir uğurladıklarını.
Kendi için mi üzülür, rahmetli için mi, yoksa ölümden korktuğu için mi bilemedim :-(

30 Ocak 2011

Hep Bir Yerlere Veya Bir Şeylere Yetişme Telaşındasın

Hep bir yerlere, bir şeylere yetişme telaşındasınız değil mi?

Hiç vaktiniz yok, "Fast live", "Fast food", "Fast music", "Fast love"...
Dikte ettirilen "Yükselen değerler", "in" ler, "out" lar ...
 

Buna benzer bir odada, şanslıysanız gökyüzünü görebilen bir pencere ardında bitecek hepsi.

Dostluğu klavyelerinde, yaşamı monitörlerinde arayanlar, size sesleniyorum!


Hangi tuş daha etkilidir ki sıcacık bir gülüşten ya da hangi program verebilir bir ağaç gölgesinde uyumanın keyfini?
Copy paste yapabilir misiniz dalgaların sahille buluşmasını?
İçinizi ısıtan gün ışığını gönderebilir misiniz maille arkadaşlarınıza?
Sevgiyi tuşlarla mı yazarsınız?
Öpüşmek için hangi tuşlara basmak gerekir?
Ya da geri dönüşüm kutusunda saklanabilir mi kaybolan zaman?
Doğayı bilgisayarlarına döşeyenler, neden görmezsiniz bahçedeki akasyanın tomurcuklandığını?
Ve ıslak toprak kokusu var mıdır dosyalarınız arasında?
Koklamak, duymak, dokunmak, yok mu yaşam skalanızda?

Bilgi toplumu oldunuz da, duygu toplumu olmanıza megabaytlarınız mı yetmiyor?